Bu, burada geçirdiğim her an bana işkence eden düşünceydi. | Open Subtitles | ذلك الفكر الذى يعاقبنى فى كل لحظة أقضيها هنا |
Huzur kaçıran bir düşünceydi, ama geri dönmüş olması... | Open Subtitles | لقد كان الفكر المقلقة... ولكنه سوف يعود في كل... |
Sadece "ne güzel olurdu" şeklinde bir düşünceydi. | Open Subtitles | "لا أن يكون لطيفا؟" كان الفكر. |
Bu sadece bir anlık bir düşünceydi. Tamamiyle öyle. | Open Subtitles | لقد كان هذا إندفاع مني كل شيء على مايرام |
Bu sadece bir anlık bir düşünceydi. Tamamiyle öyle. | Open Subtitles | لقد كان هذا إندفاع مني كل شيء على مايرام |
Çoğu insanın aklında bön bir düşünceydi, ve doğruydu, sadece bir tişört amblemiydi o an için geçerli olan. | TED | كانت فكرة بسيطة في عقول الكثير من الناس، و بالفعل، كان شعار قميص، والذي كان فعالًا في تلك اللحظة. |
Bu gerçekten rahatsız edici bir düşünceydi ve şükür ki bunu yüksek sesle söylemedim. Çünkü sonradan açıklığa kavuşturdum, | TED | كانت فكرة ساخرة جداً، ولحسن الحظ لم أقلها بصوت مرتفع، لأنني حصلت على التوضيح بعدها. |
Daha 18 yaşımdayken birbirimize aşık olduk ve nişanlandık ki bu çok iyi bir düşünceydi. | Open Subtitles | وقعنا في الحب وارتبطنا عندما كنت بعمر الثامنة عشر لطالما كانت فكرة جيدة ومن ثم تزوجنا |
İlk görüşmemizi tekrar canlandırmak çok güzel bir düşünceydi. | Open Subtitles | إعادة إنشاء أولا موعد كانت فكرة جميلة |