"düşünmüştün" - Translation from Turkish to Arabic

    • ظننتِ
        
    • ظننته
        
    • ظننتَ
        
    • إعتقدتَ
        
    • اعتقدتِ
        
    • كنت تظن
        
    • فكرتِ
        
    • إعتقدت أنني
        
    • إعتقدتِ
        
    • هل اعتقدت
        
    • إعتقد بأنني
        
    • أنت ظننت
        
    Dinle! Sen ve ben, ilk tanıştığımızda sıradan olduğumu düşünmüştün. Open Subtitles انصتي، أول مرة إلتقينا، ظننتِ أني مبتذلاً
    Sen ve ben, ilk tanıştığımızda sıradan olduğumu düşünmüştün. Haklı idin. Open Subtitles انصتي، أول مرة إلتقينا، ظننتِ أني مبتذلاً
    Ama en iyi ihtimalle 25 sent olduğunu düşünmüştün. Open Subtitles لكن أفضل جزء من القصة أنك ظننته ربع دولار
    Kara dumanla konuşmanın iyi bir fikir olduğunu düşünmüştün. Open Subtitles ظننتَ أنّها فكرةٌ سديدةٌ لتتحدّث مع الدخان الأسود
    Neler oluyor orada? Standı buraya koyacağını mı düşünmüştün? Open Subtitles أنت فقط إعتقدتَ بأنّك هَلْ يَضِعُ الجناحُ هنا؟
    İşe yaramadığını düşünmüştün ama yaradı. Open Subtitles اعتقدتِ أنّ الجذور لمْ تعطِ مفعولاً لكنّها فعلت
    Eğitimciliği seçtin çünkü eğlenceli olacağını düşünmüştün, değil mi? Open Subtitles أنت أخترت مهنة التدريس لانك كنت تظن بأنها ممتعة . أليس كذلك ؟
    Ne düşünmüştün, sorabilir miyim? Open Subtitles ما الذي فكرتِ فيه، لو تسمحين لي بالسؤال؟
    Tekrar madde kullanmaya başladığını düşünmüştün. Open Subtitles ظننتِ أنّها كانت تتعاطى من جديد، لكنّها لمْ تكن كذلك.
    Bahse varım beni bir daha hiç görmeyeceğini düşünmüştün. Open Subtitles أراهن أنّكِ ظننتِ أنّكِ لن تريني مُجدداً.
    Onun seksi olduğunu düşünmüştün sonunda onunla yatacaktın. Open Subtitles انظري للجانب المشرق لقد ظننتِ انه جذاب لذلك على الارجح كنتِ ستضاجعينه بأي حال
    Geçen sefer onu vurduğumda da aynı şeyi düşünmüştün. Open Subtitles هذا ما ظننته آخر مرة عندما أطلقت عليه النار
    O gece buluşacağı kişinin baban olduğunu mu düşünmüştün? Open Subtitles هل كان والدكَ من ظننته سيجتمع بها تلكَ الليلة؟
    Annem sana kapşonlu almıştı. Sen de kadınsı göründüğünü düşünmüştün. Open Subtitles اشترت لك أمي ذلك القميص بقلنسوة، ظننته كان نسويًا
    Annesini koruyor olması da mümkün. Sen onun cinayet işleyebilecek biri olduğunu düşünmüştün. Open Subtitles من الممكن أنّه يحمي والدته، فقد ظننتَ أنّها قادرة على القتل.
    Gerçekten bunun ikimizden birinin kazanmasıyla biteceğini mi düşünmüştün? Open Subtitles إعتقدتَ حقاً بأنّه إنتهِ بأمّا منّا يَرْبحونَ؟
    - Komik olduğunu düşünmüştün. Open Subtitles اعتقدتِ بأنه كان مضحكاً
    Her zaman Tanrı'nın planının bir parçası olduğumuzu düşünmüştün. Open Subtitles ‫كنت تظن دائما ‫أننا جزء من مخطط السماء
    İşsiz olduğumu düşünmüştün ama düşündüğünden daha iyiyim. Open Subtitles لأنكِ فكرتِ بانني بدون عمل و لكني افضل بكثير عما فكرتِ به
    İtiraf etmeliyim ki bu ülkeye ilk geldiğimde hiç sevmeyeceğimi düşünmüştün. Open Subtitles يجب أن أعترف . عندما جئت أول مرة إلى هذه البلاد ، إعتقدت أنني لا أحبها
    Hiç farkında olmayacağım bir şeyi önemsediğini düşünmüştün. Open Subtitles إعتقدتِ أنّك تهتم لأمر ما لم أتمكن من ملاحظته
    Koyduğun sahte fotoğrafı da önemsemeyeceğini düşünmüştün, ha? Open Subtitles هل اعتقدت حقا أنها ستتغاضى عن الصورة المزيفة التي وضعتها؟
    Sana seni bokun altına gömeceğimi söylediğimde,hukuksal işleri kast ettiğimi mi düşünmüştün? Open Subtitles هل إعتقد بأنني عندما قلتُ بأنني سأدفنك بالقذارة، أنيّ قصدتُ عملاً قانونيًّا؟
    - Hayır, bunu sen böyle düşünmüştün. Open Subtitles لا أنت ظننت هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more