Kavga sırasında buraya düşmüş olmalı. | Open Subtitles | ربما سقط هناك بعد العراك |
Suya düşmüş olmalı. | Open Subtitles | ربما سقط خارج السفينة -لقد نجحنا |
Düştüğünde çantasından düşmüş olmalı. Tamam, ben otele onu bulmaya gideceğim. | Open Subtitles | لا بد أنها سقطت عندما سقطت حسن، سأذهب إلى الفندق لأجلبها |
Aptal şey cebimden düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن البطاقة اللعينة قد سقطت من جيبي. |
Çantamdan düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد وأن يكون قد سقط من حقيبتي |
Bana saldırdığında cebimden düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد وأنه سقط من جيبي عندما هاجمني. |
Oradayken düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد وأنها سقطت سهوًا هناك. |
Kütüphanedeki rafın arkasındaymış. Kitaptan düşmüş olmalı. | Open Subtitles | كان في مُؤخرة الرف في المكتبة، لابدّ أنّه سقط من الكتاب. |
Senin boynundan düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه انزلق من رقبتك |
Herkesin rahatça uzanıp alabileceği şekilde fermuarını açık bıraktığında düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد أنها وقعت من حقيبتك عندما تركتَها مفتوحة أي شخص كان يستطيع أخذها |
- Durum buysa bayağı yüksek bir yerden düşmüş olmalı. | Open Subtitles | حسنا , اذا كان هذا هو الحال فعليه ان يكون سقط من مكان مرتفع جدا |
Almak için inip dönerken düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه ذهب لإحضارها و عندما عاد ليصعد سقط من على الدرج |
Bıçak masadan düşmüş olmalı. | Open Subtitles | ربما سقط من الطاولة |
düşmüş olmalı. | Open Subtitles | ربما سقط مني |
Tüh, düşmüş olmalı. | Open Subtitles | ربما سقط هذا |
Ambar patladığında ormana düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنها سقطت في الغابة عندما انفجر الباب الأرضي |
Bulamamıştım. Yanlışlıkla çöpe düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لم أستطع أن أجدها، لا بد أنها سقطت في سلة القمامة بالخطأ |
Anakaradan buraya sürüklenmiş ya da bir gemiden düşmüş olmalı. | Open Subtitles | ولا بدّ أنّها جُرفت من الجزيرة الرئيسيّة، أو سقطت من فوق مركب. |
Çünkü o da benimle aynı zamanda ahırdan düşmüş olmalı ama nerede olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | . لابدا من انها سقطت من الحظيرة . مثلما حصل لي , ولكن لا اعلم اين |
üzerine düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد وأنه سقط عليه |
Kolye o zaman düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد وأنها سقطت وقتها |
Bir yerden düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أنّه سقط من مكان ما. |
Sizin boynunuzdan düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه انزلق من رقبتك |
Merdivenlerden düşmüş olmalı. | Open Subtitles | لابد أنها وقعت من أعلى الدرج. |
Çantamdan düşmüş olmalı. - Tuvaletin orada yerdeydi. | Open Subtitles | ام، من الممكن ان يكون سقط من حقيبتى |
Kırıkların büyüklüğüne bakarsak en az 15 metreden düşmüş olmalı. | Open Subtitles | بناءاً على شدة هذه الكسور، فلابد أنّه سقط من على إرتفاع 15 متراً على الأقل. |