Bir uçurumdan düşerek ölmüşler... babam annemi kurtarmaya çalışırken ikisi beraber düşmüşler. | Open Subtitles | ...لقد ماتوا من السقوط على السكة... كان يحاول أنقاضها, ولكن سقطوا سويآ |
10 mil kala, gökyüzünden düşmüşler. Buna sebep olan neydi? | Open Subtitles | على ارتفاع عشرة أميال، لقد سقطوا من السماء، ولكن لماذا حدث هذا؟ |
O kadar kötüymüş ki en güçlü savaşçılar bile yataklara düşmüşler. | Open Subtitles | أنه كان مرعب جدًا لدرجة أقوى المحاربين سقطوا. |
Geri zekalılar burada satış yaparken düşmüşler. | Open Subtitles | المتخلفون كانوا يبيعون بالخارج ثم سقطوا |
Sonra izler başlıyor, sanki gökten düşmüşler gibi. | Open Subtitles | ثم ظهروا فجأة و كأنهم سقطوا من السماء |
- Ağaç köprüden düşmüşler gibi. - Evet, öyle, ama... | Open Subtitles | يبدو أنهم سقطوا من فوق شجرة المضيق - ...نعم، إنه كذلك ولكن - |
Pinewood yakınlarında bir kumsala düşmüşler. 109 kişiden geriye sadece bir avuç kişi kalmış. | Open Subtitles | (لقد سقطوا على الشاطيء،بجانب (بينووود تبقى منهم حفنة صغيرة من 109 ركاب |
Sen iyimisin düşmüşler ölmüş bunlar hayatım.. | Open Subtitles | هل أنتِ بخير؟ إنهم سقطوا! إنهم موتى! |
düşmüşler. | Open Subtitles | لكنهم سقطوا. |