"düşmanlık" - Translation from Turkish to Arabic

    • العداء
        
    • العداوة
        
    • العدائية
        
    • عداوة
        
    • العدوانية
        
    • ضغينة
        
    • عداء
        
    • عداوات
        
    • العدائيّة
        
    • بالعداء
        
    • بالعدائيّة
        
    • بعداوة
        
    Yüzyıllara dayanan düşmanlık, on yıllarca süren şiddet ve binlerce can kaybına rağmen, 1998'de tarihi bir anlaşamayla neticeye ulaştırıldı. TED رغم قرون من العداء وعقود من العنف والآلاف من القتلى والضحايا في عام 1998 ظهر حل حيث عقدت اتفاقية تاريخية
    Bu bizlere iki ev için çalışan adamlar arasındaki düşmanlık derecesini göstermeye başlıyor. TED وبهذا نبتديء فهم مستوى العداء حتى بين الرجلين الذين يعملان في منزلي العائلتين.
    Böylece, bu kadar yakın arkadaş, müttefik ve ortak olan iki kurucu, düşmanlık kurmaya başladı. TED حتى أن هذين المؤسـسين الذين كانا صديقين قريبين، وحليفين قريبين، وشريكين، بدآ في اظهار العداوة بينهما.
    Özellikle de Amerika kazançlarına düşmanlık edenler. Open Subtitles بالتحديد من الأمم العدائية للمصالح الأمريكية
    Bu iyi haber, çünkü bunun anlamı ne savaş ne de düşmanlık kaçınılmaz bir sonuç değil. TED وهذا خبر سارّ لأنّه يعني أنّ ما من عداوة أو صداقة ستكون دائما طبيعة العلاقة بينهما.
    Bunun kökünün kadınlara yönelik bir düşmanlık olduğunu sanmıyoruz. Open Subtitles لا نعتقد أن هذه الأحداث متجذرة في العدوانية تجاه النساء
    İnsan zihninin, süregelen düşmanlık ve öfkenin üstesinden gelişinin gücüne tanıklık etmek üzereyiz. Open Subtitles نحن على وشك مشاهدة قوة العقل البشري يتغلب على سنوات من العداء والغضب
    Bence insanlara, bize açıkça düşmanlık göstermedikleri için bahşiş veriyoruz. Open Subtitles أعتقد أننا نعطي البقشيش للناس الآن فقط لـ نُغيب العداء الصريح
    Ve buna benzer tecrübelerden çok derin bir düşmanlık, kin oluştu. Open Subtitles ومن تجارب كهذه التجربة انشأ هذا العداء العميق
    Ailemle ilgili hissettiği düşmanlık ve kızgınlığı düşündüğümüzde, söyleyebilirim ki, bu tabiki mümkün. Open Subtitles حسنًا ، بالنظر إلى كمية العداء والنفور التيلديهتجاهعائلتي، أود أن أقول نعم ، من المحتمل
    Klanlar arasında hala büyük bir düşmanlık var. Open Subtitles لا يزال الكثير من العداء بين العشائر بعضها البعض
    Bu istemediğimiz bir düşmanlık. Open Subtitles إنّها مسألة العداوة التى لم يختارها أيًّا منا بإرادته
    Bu durumda birazcık düşmanlık işimize yarayabilir. Open Subtitles مستوى معين من العداوة قد يكون مفيداً، في حالة كهذه
    Ve bu düşmanlık yüzünden işler engelleniyor ve çok fazla kan dökülüyor. Open Subtitles وبسبب هذه العداوة تتوقف الاعمال وتراق الدماء
    düşmanlık ve fitne taşımayan her dilek, makbulümüzdür. Open Subtitles ‫أقبل بجميع التمنيات التي لا تحمل‬ ‫العدائية أو الخصومة‬
    Bir düşmanlık seziyorum, konuşmak ister misin? Open Subtitles أنا أستشعر بعض العدائية هنا، هل تريدين الحديث عن ذلك؟
    Adli psikiyatri araştırmaları çoğu seri katilin kadınlara karşı, genellikle annelerine karşı ağır bir düşmanlık ve öfke taşıyan erkekler olduğunu gösteriyor. Open Subtitles يغمرهم العدائية والخقد تجاه النساء بسبب أمهاتهم
    Seninle kadın arasına, senin soyunla onunki arasına düşmanlık koyacağım. Open Subtitles و أضع عداوة بينك و بين المرأة و بين نسلك و نسلها
    düşmanlık besleyen Atreides Sarayı ve Harkonnen Sarayı. Open Subtitles أسره الاتريدس واسره الهيركونين بينهم عداوة
    İçinde düşmanlık var. Open Subtitles لماذا هذا الكم من العدوانية بداخلك.
    Ayrıca, ne kendi ülkeme düşmanlık besliyor, ne de Müslüman olmayan vatandaşlara nefret besliyordum, hâlâ da beslemiyorum. TED ولم أحمل أي عداء ضد بلدي، ولا ضغينة على المواطنين غير المسلمبن، ولا زلت.
    Tartışmalar gareze dönüşür ve sonunda düşmanlık başlar. Open Subtitles , الخلافات تصبح أحقاد ثم تنتهى إلى عداوات
    Birinci elden öğrendiğin üzere insanların gösterdiği genel iyi niyete karşın küçük bir parça düşmanlık hala mevcut. Open Subtitles حسناً، كما اختبرت الأمر مباشرة، برغم النيّة الطيّبة العامّة من جانب البشر، فما يزال هناك بعضُ الجماعات العدائيّة.
    İlk bahsettiğimden beri David'e düşmanlık besliyorsun. Open Subtitles كنت دائما تشعر بالعداء تجاه دافيد منذ أن ذكرت اسمه
    Ve bir daha geri dönmeyeceğim. Bir daha gözlerimin içine bakıp aramızdaki bağı düşmanlık ve iğrenti ile gizlemek zorunda kalmayacaksın. Open Subtitles لن تنظري في عينيّ مجددًا وتغطّي تواصلنا بالعدائيّة والاشمئزاز.
    ...düşmanlık ve kin beslediği birinin suretleri olamaz mı? Open Subtitles للهدف الحقيقى لغضب الجانى شخص ما يشعر نحوه بعداوة شديدة و حقد عليه ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more