| dükkanın önünde istediğimiz kadar takılırız ve siz polis çağıramazsınız. | Open Subtitles | الأول, نستطيع التجول أمام المتجر فى أى وقت نريد دون أن تخبرا الشرطه |
| Ve... dükkanın önünde uzun bir kuyruk vardı. | Open Subtitles | و... . وكان هنالك رتل طويل أمام المتجر. |
| Ve... dükkanın önünde uzun bir kuyruk vardı. | Open Subtitles | و... . وكان هنالك رتل طويل أمام المتجر. |
| dükkanın önünde bir süre bekledim. | Open Subtitles | انتظرت قليلاً أمام المتجر |
| dükkanın önünde duralım ve ben bir koşu gidip video oyununu alayım. | Open Subtitles | ماذا عن أن نقف أمام المتجر.. |
| Adımı değiştirdiğim gün dükkanın önünde bir limuzin durdu. | Open Subtitles | يوم أن غيرت اسميّ. سيارة (ليموزين) انتصبت أمام المتجر. |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 