dünyanın başka yerinde bir benzeri yok. | TED | وليس هناك شيء مشابهه لها في أي مكان آخر في العالم. |
Burada dünyanın başka hiçbir yerinde rastlanmayan canlılar buldular. | Open Subtitles | ووجدوا هنا كائنات لا توجد في أي مكان آخر في العالم. |
Tek bir belgesel yapmak için orada olduğumu, sonra dünyanın başka bölgelerine gideceğimi düşünüyordum | TED | كنت أعتقد أنني هناك لأنتج فيلماً وثائقياً واحداً وبعدها سأنتقل إلى جزء آخر من العالم. |
Şimdi dünyanın başka bir bölgesine bakalım Orta Asya'nın Eski Sovyet Cumhuriyetleri. | TED | الآن دعونا ننظر إلي جزء آخر من العالم , الجمهوريات السوفيتية السابقة في وسط آسيا , عائلة الستان |
Ve sanırım bunu daha önce dünyanın başka yerlerinde de gördük. | Open Subtitles | وأعتقد أننا لاحظنا ذلك في أمثلةٍ أخرى حول العالم. |
Ve ardından, bu kömürü taşımaya başlasalardı, tonlarca, demiryolu araçlarına ve teknelere doldurarak, Çin'e ya da dünyanın başka bir yerine götürselerdi. | TED | وبعدها بوقت بسيط ، بدأوا يشحنون الفحم ، طناً بطناً ، تحميل سيارات السكك الحديدية ، تحميل القوارب ، بالعودة إلى الصين ولأماكن أخرى حول العالم ، |
Bir kelebek kanatlarını çırparak dünyanın başka bir yerinde kasırgaya sebep olabilir. | Open Subtitles | الفراشة التي تفرد جناحيها و تتسبب بإعصار في الجانب الآخر من العالم |
Bir kelebek kanatlarını çırparak dünyanın başka bir yerinde kasırgaya sebep olabilir. | Open Subtitles | الفراشة التي ترفرف بجناحيها و تتسبب بإعصار في الجانب الآخر من العالم |
dünyanın başka hiçbir yerinde aynı tadı bulamazsın. | Open Subtitles | ليس لها نفس المذاق بأي مكان آخر في العالم |
Umutlu olduğum şey de bu, bu son derece acımasızca şeylerde bile, eğer onu alıp düzgünce incelerseniz aslında o, kendi içinde eğitim parçası, karmaşık sistemlerin nasıl bir araya gelip işlediğini görmeye başlamamızı ve belki de bu bilgiyi dünyanın başka bir yerinde kullanmamızı sağlayacak. | TED | ولهذا السبب أنا متفائل بشأنه، وحتى بشأن هذه الأمور المُروّعة، التي إذا أخذتها وأمعنت النظر فيها، ستجدها بالفعل قطعة تعليمية التي تسمح لك ببدء رؤية كم الأنظمة المعقدة التي تجتمع معا وتعمل وربما تُطبق تلك المعرفة في أي مكان آخر في العالم. |
dünyanın başka bir yerindeyse... ... Birute Galdikas,vahşi orangutanları araştırmak üzere... ...Borneo ormanlarına gelmişti. | Open Subtitles | في مكان آخر من العالم في مكان آخر من العالم 'في غابة 'بورنيو |
Ve şimdi dünyanın başka bir kısmına gidiyoruz. | TED | و الآن سننتقل إلى جزء آخر من العالم |
dünyanın başka bir yerinde ise, Catalina, Amerika'ya girebilmenin ucuz olmadığını öğreniyordu. | Open Subtitles | وفي جزء آخر من العالم تعلّمت (كاتالينا) أنّ المجيئ الى (أميركا) ليس رخيصاً |
Benim nazarımda, sağlık hizmetleri alanında en iyi işi başaran kişi, çok yoksul bir bölgede, bir sistem kurmayı başarmış olan Dr. Paul Farmer'dır. Kendisini tanıyorsunuz, "Partners in Health" adındaki grubuyla ağırlıklı olarak ilk başladığı yer olan Haiti'de 20 yıldır çalışmalarını sürdürüyor. Ancak, aynı zamanda Rusya'da, Peru'da ve dünyanın başka yerlerinde de çalışmışlardır. | TED | الشخص، في نظري، الذي أنجز أفضل عمل في قطاع الرعاية الصحية هذا، في بناء الأنظمة في المناطق الفقيرة جداً هو د.باول فارمر، الذي يعرفه الكثير منكم، الذي عمل الآن 20 سنة مع مجموعته، شركاء في الصحة، في الأساس في هاييتي حيث بدأ. لكنهم كذلك عملوا في روسيا، في بيرو وأماكن أخرى حول العالم. |
Bir kelebek kanatlarını çırparak dünyanın başka bir yerinde kasırgaya sebep olabilir. | Open Subtitles | الفراشة التي ترفرف و تتسبب بإعصار على الجانب الآخر من العالم |
Bir kelebek kanatlarını çırparak dünyanın başka bir yerinde kasırgaya sebep olabilir. | Open Subtitles | الفراشة التي ترفرف و تتسبب بإعصار على الجانب الآخر من العالم |
dünyanın başka bir ucunda büyük bir haber peşindesin ama onun sesini duymak istedin. | Open Subtitles | أنت في النصف الآخر من العالم تلاحق قصة كبيرة، لكنك أردت سماع صوتها. |