"düzelteceğini" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستصلح
        
    • سيصلح
        
    • تصلح
        
    • ستصلحه
        
    Taşınmanın her şeyi düzelteceğini düşünüyor ama düzeltmeyecek ve bir sonraki mükemmel yere doğru yola koyulacağız. Open Subtitles تظن أنها ستصلح كل شىء و لكنها لن تفعل و سوف نكون فى المكان المثالى القادم
    Fakat dün gece, her şeyi düzelteceğini söylemiştin. Open Subtitles لكن البارحة قلت أنك ستصلح كل شئ
    Onu bu seyahate zorlamanın bir şeyleri düzelteceğini mi düşünüyorsun? Open Subtitles برأيك إرغامها على الذهاب بهذه الرحلة سيصلح بيننــا الأمور ؟
    Cenneti düzelteceğini söyledi değil mi? Open Subtitles أخبرك أنه سيصلح من أمر السماء، أليس كذلك؟
    Hatalarını nasıl düzelteceğini göstermeye zaman ayırmadığım için de özür dilerim. Open Subtitles أيضاً، أنا آسفة أني لم أغتنم الوقت لأريك كيف تصلح خطأك
    Yaptığın yanlışları düzelteceğini biliyorum. Open Subtitles بأن تصلح الاشياء الخاطئة التى فعلتها.
    düzelteceğini söyledi. Ama daha da kötü yaptı. Open Subtitles لقد قالت بأنها ستصلحه ، ولقد زاددت الأمر سوء
    Ama babama bunu kendinin düzelteceğini söyledin Open Subtitles ولكنك أخبرت أبي أنك من ستصلحه.
    Bana her şeyi düzelteceğini söylemiştin. Open Subtitles أخبرتني بأنك ستصلح كل شيئ
    Sylvan tutuklandığında da, bu işi düzelteceğini ve onun kurtulacağını söyledin. Open Subtitles وحين أُعتقِل (سيلفان) أخبرته بأنكَ ستصلح الوضع وبأنه سيطلق سراحه
    Yüzünü montajda nasıl düzelteceğini sanıyorsun? Open Subtitles فكيفَ ستصلح وجهه بالتنقيح؟
    düzelteceğini biliyorum. Open Subtitles وأعلم أنك ستصلح الأمر.
    Yatta romantik bir yemeğin bütün sorunları düzelteceğini mi düşündünüz? Open Subtitles لذا إعتقدتي أن عشاء رومنسياً واحداً على متن يخت سيصلح مشاكلكم
    Pekala, Emin değilim ama hiçbir şeyi düzelteceğini sanmıyorum. Open Subtitles حسناً، لست واثقة أن هذا سيصلح أيّ شيء أيضاً.
    Ona sadece ekonomiyi nasıl düzelteceğini sorucam. Open Subtitles ببساطه سوف اسأله كيف سيصلح الاقتصاد بحق الجحيم؟ .
    2 hafta önce, uydu antenini düzelteceğini söylemişti. Open Subtitles قال أنه سيصلح صحننا الفضائي قبل أسبوعين
    - Ephores'e sor... Hatanı nasıl düzelteceğini sana söyleyecektir. Open Subtitles اذهب واسئل المستشارين كيف تصلح الغلطة
    Bu tatilin her şeyi düzelteceğini umuyordum. Open Subtitles كنتُ أمل بأن تصلح هذه الرحلة كل شئ
    Sadece bize nasıl düzelteceğini söyle. Open Subtitles فقط أخبرنا كيف ستصلحه!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more