Özellikle 65 yaş üstü insanlar da bu alternatif yaşam düzenlemelerini aramaya çok yatkınlar. | TED | والأشخاص فوق 65 عام خاصة هم عرضة للبحث عن مثل هذه الترتيبات البديلة للمعيشة. |
Onu alıp kendi tarafımıza geçirme düzenlemelerini ayarlayalım. | Open Subtitles | دعنا نتخذ الترتيبات اللازمة لإعادته تحت سيطرتنا |
Bence parti düzenlemelerini sana bırakmalıyız. | Open Subtitles | نعم .. جيد .. ربما يجب علينا ترك ترتيبات الحفلات هذه لكى |
Kendi düzenlemelerini yapan, General Kutyna hariç. | Open Subtitles | ماعدا الجنرال كوتينا الذي لديه ترتيبات خاصه به |
Bay Langrishe' ev içi düzenlemelerini yaptığı süreçte, onun hakkında söyleyeceklerinizi dinleyebilirim. | Open Subtitles | " بالنزاهة المستقرة في السيد " لانجريش المنوطة بقيامه بالترتيبات المحلية ربما أقضي الوقت أسمعك تتحدث معه |
Ses düzenlemelerini kimin yaptığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرفين من يختص بالترتيبات الصوتية؟ |
Yani bütün ev idaresi düzenlemelerini size bırakabileceğimi biliyorum. Peki. | Open Subtitles | لذا سأترك لكِ كل الترتيبات المنزلية |
Yani bütün ev idaresi düzenlemelerini size bırakabileceğimi biliyorum. | Open Subtitles | لذا سأترك لكِ كل الترتيبات المنزلية |
Birisi Van Eyck'ın güvenlik düzenlemelerini araştırmış. | Open Subtitles | (شخص ما بحث عن الترتيبات الأمنية لـ(فان آيك. |
Evet, çiçek düzenlemelerini kontrol etmek için bu öğleden sonra geleceğim. | Open Subtitles | أجل سآتي بعد الظهر للتحقق من ترتيبات الزهور |
Çünkü oturma düzenlemelerini ben yapmadım, benimle ilgisi yoktu efendim. | Open Subtitles | لأن ليس لي دخل في ترتيبات المقاعد |
Sabah gezi düzenlemelerini hallederim o zaman. | Open Subtitles | سوف أؤكد ترتيبات السفر في الصباح |