Bazen yüzlercesi katılıyor. Bazense düzinelercesi. | TED | في بعض الأوقات يحضر المئات وفي أوقات أخرى العشرات. |
Ama burada düzinelercesi birlikte süzülüyor. | Open Subtitles | لكن هنا, العشرات يتعودون على الهواء معا. |
Azılı katiller. Buralarda düzinelercesi vardır. | Open Subtitles | قاطعو الحناجر قد يكون هناك العشرات منهم في الخارج |
Gece gündüz her an, bunlardan düzinelercesi göklerde harekat alanımızdalar ve şu anda çoğu, Afganistan dedikleri cennet bahçesinde. | Open Subtitles | في اي وقت من الليل و النهار العشرات من هذة الطائرات تحلق فوق رؤسنا واغلبها تحلق فوق افغانستان |
düzinelercesi, belki yüzlercesi. | Open Subtitles | العشرات منهم. لَرُبَّمَا المئات |
Sınır açıldıktan sonra o canavarlardan düzinelercesi Hartland'a geldi. | Open Subtitles | بعدما فُتحت الحدود العشرات من هذه الوحوش توجهت الي "هارت لاند". |
Patlamayla bir delik açıp içeri girdiler. düzinelercesi. | Open Subtitles | فتحوا منفذاً بقنبلة ودخلوا العشرات منهم |
düzinelercesi silahlanmıştı. | Open Subtitles | العشرات منهم مستعدين تماماً |
düzinelercesi de yaralandı. | Open Subtitles | و جُرح العشرات. |
Buralarda düzinelercesi vardır. | Open Subtitles | هنالك العشرات منهم في الجوار |
Mesai değişiminde düzinelercesi daha oluyor. | Open Subtitles | كان هناك العشرات عند التحويله |
düzinelercesi. | Open Subtitles | العشرات منهم |
düzinelercesi. | Open Subtitles | العشرات |
düzinelercesi tarafından. | Open Subtitles | العشرات منهم |
düzinelercesi. | Open Subtitles | العشرات. |