düzlüklere vardıktan sonra kızıl İngiliz kanı akar. | Open Subtitles | قريباً و بعد أن تلون السهول باللون الاحمر من دماء الأنجليز |
Daha soğuk olan kuzeyde üzeri toz kaplı geniş düzlüklere rastlarız. | Open Subtitles | في الشمال البارد،نجد السهول المنخفضة،الواسعة المغطاه بواسطة الغبار |
Bunun ana nedenlerinden biri ise düzlüklere yabancı türden çimlerin yayılması ile yöreye özgü olan ve yüzyıllar boyunca Avustralya'ya özgü bir yiyecek maddesi temin eden hayvan ve bitkilerin uzaklaştırılmasıdır. | Open Subtitles | و احد الاسباب الرئيسية كانت نمو العشب المتطفل الذي اخذ مكان السهول و أبعد النباتات المحلية والحيوانات ايضا |
Yetişkinler ise düzlüklere doğru yola koyuluyor. | Open Subtitles | بينما يقصد البالغون السهول |