"dışarı çıkmıyorsun" - Translation from Turkish to Arabic

• لا تخرجين
• لا تخرج

Çok fazla dışarı çıkmıyorsun, değil mi?
أنت لا تخرجين للترويح عن نفسك كثيراً، أليس كذلك؟

Sen deli bir kadınsın. Neden sadece dışarı çıkmıyorsun?
انت السيدة المجنونة اذا لماذا لا تخرجين الى هنا؟

Neden yeni okulundaki arkadaşlarınla dışarı çıkmıyorsun ki?
لماذا لا تخرجين مع أصدقائكِ من المدرسة الجديدة.

Sanırım pek dışarı çıkmıyorsun. Ailen sert mi davranıyor sana?
يبدو أنك لا تخرج كثيراً هل والديك صارمان؟

- Fazla dışarı çıkmıyorsun değil mi?
أنت لا تخرج كثيراً، أليس كذلك، أيها الصغير؟ ليس حقاً.

O boyaların tek bir damlası kalmayana kadar dışarı çıkmıyorsun.
لا تخرج حتى تزيل كل نقطة طلاء عنك.

Bu çok üzücü. Hiç dışarı çıkmıyorsun.
إنها مأساه، أنتِ لا تخرجين أبداً

Bu yüzden mi bizimle hiç dışarı çıkmıyorsun?
إذاً لهذا السبب لا تخرجين معنا أبداً؟

Neden dışarı çıkmıyorsun?
لماذا لا تخرجين من هنا؟

Asılan suçlulardan yapılmış bir yağ. Mary neden hava almak için biraz dışarı çıkmıyorsun? Önce ellerimi yıkamam gerek.
"دهون مأخوذة من "المجرمين المشنوقين ماري) لماذا لا تخرجين لاستنشاق الهواء؟

Niye dışarı çıkmıyorsun?
لماذا لا تخرج من هُنا ، من فضلك

Sen de çok dışarı çıkmıyorsun.
أنت لا تخرج كثيراً

- Pek dışarı çıkmıyorsun değil mi?
انت لا تخرج كثيرا اليس كذالك؟

Neden hiç dışarı çıkmıyorsun, Zeb?
لماذا لا تخرج يا زيب ؟

Neden dışarı çıkmıyorsun?
لماذا لا تخرج الينا