| Ama Wuornos psikotik ve dağınıktı. | Open Subtitles | لكن وورنوس كانت مصابة بإنهيار نفسي و فوضوية |
| Depom dağınıktı ama bir düzenim vardı. Bu ise felaket. | Open Subtitles | خزانتي كانت فوضوية ، لكن كان لدىّ نظام هذا أمر كارثي |
| Çünkü geçtiğimiz ay boyunca, oldukça dikkati dağınıktı. | Open Subtitles | لأنّ طوال الشهر الماضي، كانت مُشتّتة التفكير. |
| Bak, kafam o an çok dağınıktı, tamam mı? | Open Subtitles | أنظر , عقلي مشتت في كل الأنحاء في هذه اللحظة , حسنا ؟ |
| Oyunun ilk yarısı boyunca soyunma odasında olan şey yüzünden dikkatim dağınıktı. | Open Subtitles | لقد كنت مشتتاً طوال الشوط الاول بسبب ما حدث في الغرفة المغلقة |
| Patronların dikkati dağınıktı. Bir şey naklediyorlar. | Open Subtitles | الزعماء كانوا مرتبكون إنهم ينقلون شيئًا ما |
| Evet dağınıktı, bencildi, dramatikti biraz dağınıktı ve genellikle kirayı geç öderdi. | Open Subtitles | أجل، كانت فوضوضية، نرجسية وتحب الخوض في المواقف الدرامية مشتتة الذهن إلى حد ما ولطالما تأخرت في دفع الإيجار |
| Mutfak dağınıktı ve yerde kan vardı. | Open Subtitles | المطبخ كان بحالة فوضى.. وكان هناك دماء على.. على الأرضية |
| Komik. Çünkü küçükken çok dağınıktı. | Open Subtitles | غريب لقد كانت فوضوية وهي صغيرة |
| Ne yüzünden dağınıktı? | Open Subtitles | مُشتّتة التفكير بماذا؟ |
| Son zamanlarda dikkatim baya dağınıktı. | Open Subtitles | ثم مرة ثانية , أني قد أصبحت مشتت الذهن في الآونة الأخيرة |
| "Muayenenin ortasında çıkıp gitti." "Dikkati dağınıktı." | Open Subtitles | تخرج في منتصف إستشارة طبية إنتباه مشتت |
| Dikkatim dağınıktı. İyi hissetmiyordum. | Open Subtitles | لقد كنت مشتت الإنتباه لم أكن اشعر بخير |
| Son vesikalık çektirdiğimde, işimde neleri kaçırıyorum diye düşünmekten dikkatim o kadar dağınıktı ki, fotoğrafta manyak gibi çıkmışım. | Open Subtitles | ،في آخر جلسة لصورتي الشخصية كنت مشتتاً جداً متسائلاً ماذا كنت اضيع في العمل |
| Bir süredir dikkatim dağınıktı... T.J'in davası yüzünden. | Open Subtitles | لقد كنت مشتتاً (تعلمين , قضية (جي تي |
| Patronların dikkati dağınıktı. Bir şey naklediyorlar. | Open Subtitles | الزعماء كانوا مرتبكون إنهم ينقلون شيئًا ما |
| Son zamanlarda "dikkatim" oldukça dağınıktı. | Open Subtitles | لقد كنت مشتتة الذهن مؤخراً. |
| Mutfak dağınıktı ve yerde kan vardı. | Open Subtitles | المطبخ كان بحالة فوضى.. وكان هناك دماء على.. على الأرضية |