Törenimizin başında da bahsettiğim gibi bugün aramızda yerel bir kahraman var. | Open Subtitles | كما ذكرت في بداية تجمعنا أن معنا اليوم بطل محلي |
Bir önceki toplantımızda da bahsettiğim gibi Başbakan, kabinenizin ve Dışişleri Bakanlığı'nın, Afrika kıtası için olan endişelerimiz hakkkında ortak bir noktaya vardığı için son derece memnun. | Open Subtitles | -كيف حالك؟ ! كما ذكرت في إجتماعنا السابق... |
Bu da bahsettiğim gibi tam bir zaman kaybıydı. | Open Subtitles | وفعلت و كل ما فعله هذا ان ضيعت وقتي |
Bu da bahsettiğim gibi tam bir zaman kaybıydı. | Open Subtitles | وفعلت و كل ما فعله هذا ان ضيعت وقتي |
Telefonda da bahsettiğim gibi, yardım istedi. | Open Subtitles | كما ذكرت على الهاتف, لقد بحثت عن المساعدة |
Telefonda da bahsettiğim gibi siz taşınmadan önce, halı buharla temizlenecek. | Open Subtitles | لذا كما ذكرت على الهاتف السجادة سوف تكون منظفة بالبخار قبل الانتقال |
Telefonda da bahsettiğim gibi... | Open Subtitles | (كما ذكرت على الهاتف، (غابي |