Evet ama deprem sırasında LA'da değildim. | Open Subtitles | نعم لكنني لم أكن في لوس أنجلوس بسبب الزلزال |
Geçen kış Toronto'da değildim. | Open Subtitles | لم أكن في تورنتو في الشتاء الماضي |
Meydanın diğer tarafındaydım, kulübeye yakın falan da değildim... | Open Subtitles | كنت على الجهة الأخرى من الميدان لم أكن في الكوخ... لم يكن كوخاً |
Ben Tavistock'da değildim. | Open Subtitles | لم أكن في تافيستوك - كلا يا سيدتي ؟ |
Ben Tavistock'da değildim. Öyle mi, Madam? | Open Subtitles | لم أكن في تافيستوك - كلا يا سيدتي ؟ |
Viyana'da değildim. Artık o işleri yapmıyorum. | Open Subtitles | لم أكن في ( فيينا ) أنا لا أفعل ذلك بعد الآن |
Banyo da değildim ki. | Open Subtitles | لم أكن في الحمام. |
Cassie Boyle öldürüldüğünde Minnesota'da değildim. | Open Subtitles | لم أكن في "مينيسوتا" عندما قُتلت (كاسي بويل) |
Viyana'da değildim. Artık öyle şeyler yapmıyorum. | Open Subtitles | لم أكن في ( فيينا ) أنا لا أفعل ذلك بعد الآن |
Ayrıca Londra'da değildim. | Open Subtitles | و أنا لم أكن في "لندن" |
Brezilya'da değildim, Frank. | Open Subtitles | "أنا لم أكن في "البرازيل يا (فرانك)! |
Viyana'da değildim. | Open Subtitles | أنا لم أكن في (فيينا). |