"da seninle" - Translation from Turkish to Arabic

    • معك في
        
    • معك أيضاً
        
    • في وجهه نظركِ
        
    • بك أيضا
        
    Amsterdam'da seninle birlikte dolaştım, seninle sigara içmeyi bile denedim. Open Subtitles لأنني تجولت معك في أمستردام, لأنني جربت السيجارة معك
    Evet, 40'Iı, 50'li ve 60'Iı yaşlarında da seninle sevişmek isteyeceğim sanki. Open Subtitles حسنا , انا لا اريد ان امارس الجنس معك في الاربعينات او الخمينات او الستينات من عمرك
    Burada senin düşmanın ya da seninle sorunu olan birisi var mı? Open Subtitles هل لديك أعداء أو أي أحد ربما لديه مُشكلة معك في هذا المكان؟
    Onlar da seninle olmalı. Open Subtitles وهم فى حاجة أن يكونوا معك أيضاً
    Cassius da seninle hemfikir mi? Open Subtitles هل يشارككِ قائدك في وجهه نظركِ
    Annen ve baban hayatta olsaydı, eminim onlar da seninle gurur duyardı. Open Subtitles وأعلم أنه إن كان والداك مايزالان على قيد الحياة,سيفخران بك أيضا
    O kadın da seninle birlikte aynı yetimhanedeymiş. Open Subtitles والتي تصادف انها كانت في نفس الميتم معك في نفس الوقت
    Onlar da seninle konuşmaktan memnun olacaktır ne zaman istersen. Open Subtitles (سأتكلم مع (نيويورك سيكونون مسرورين لتكلم معك في اي وقت
    Teşekkürler, umarım Sarah'da seninle aynı fikirdedir. Open Subtitles شكراً, أأمل أن تتفق سارة معك في هذا
    Yıllarca ayrı kalmış olsak da seninle sanki yıllardır konuşuyormuşuz gibi his yer edinmiş aklımda. Open Subtitles ... على الرغم أننا منفصلنا كل تلك السنين إنه كما لو أنني أجريت ... محادثة مدى الحياة . معك في عقلي
    Yarın onları da seninle beraber gönderebilirim. Open Subtitles ربّما يجب أن أبعثهم معك في مهمّتك غداً
    Iowa'da seninle çalışmıştım aslında. Open Subtitles عملت معك في ولاية " أيوا " في الحقيقة
    Roger Ultra'da seninle çalışmaya başlamadan önce iyiydi. Open Subtitles قبل أن يذهب (روجر) للعمل معك في (أولترا)، كان بخير.
    Khandala'da seninle ne yapacağım? Open Subtitles "ماذا سأفعل معك في خاندالا؟ "
    Khandala'da seninle ne yapacağım? Open Subtitles "ماذا سأفعل معك في خاندالا؟ "
    Khandala'da seninle ne yapacağım? Open Subtitles "ماذا سأفعل معك في خاندالا؟ "
    Cape Town'da seninle geçirdiğim 3 günü asla unutmayacağım. Open Subtitles الأيام الثلاثة التي قضيتها ...(معك في (كيب تاون لن أنساها
    Hilton'da seninle beraber kim olacak? Open Subtitles من سيكون معك في "هيلتون هيد"؟
    Sanırım onlar da seninle konuşmak istiyor. Open Subtitles يبدو أنها تريد التحدث معك أيضاً.
    Cassius da seninle hemfikir mi? Open Subtitles هل يشارككِ قائدك في وجهه نظركِ
    Babam da seninle gurur duyuyor. Open Subtitles وكان والد فخور بك أيضا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more