- Algı filtresi. Gizlemekten daha öte bir şey. Hafızanı yanıltır. | Open Subtitles | مرشح إدراك، إنه أكثر من مجرد تنكر، إنه يخدع ذاكرتك |
Yani bu gece yarısı soygunundan çok daha öte bir şey. | Open Subtitles | إذاً هذا لم يكن أكثر من مجرد سرقة مسلحة في آخر الليل |
Ya yaptığımız şeyin seksten daha öte bir şey olduğunu söylersin, ya da şimdi çeker giderim. | Open Subtitles | اما ان تعترفي بأن ما نفعله هو أكثر من مجرد علاقة او سأرحل الآن |
Sana hep Pai-Sho'nun oyundan daha öte bir şey olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | لطالما حاولت أن أخبرك أن (باي شو) أكثر من مجرد لعبة |
Bu, bir kayıktan daha öte bir şey. | Open Subtitles | هذا أكثر من مجرد قارب |
Bu yüzden bu fotoğraf üç ay önce masama geldiğinde Teliko'nun bir masaldan çok daha öte bir şey olduğunu anladım. | Open Subtitles | ولأجل ذلك... عندما جاءت هذه الصورة لمكتبي من ثلاثة أشهر, عرفت أن الـ (تيليكو) أكثر من مجرد قصص أطفال. |
Lana, bu bir çek yazmaktan daha öte bir şey. | Open Subtitles | (لانا)، هذ رائع أكثر من مجرد كتابة صك |
Ama şunu biliyorum gerçi William Bell ile konuşmak, sizin için profesyonel bir meseleden daha öte bir şey olmuş. | Open Subtitles | لكن ما أعرفه... أن التحدث مع (ويليام بيل) قد أصبح أكثر من مجرد عمل بالنسبة لك. |