Bu masrafları karşılamayacaklar çünkü. daha ucuz bir mağazaya gitmen gerekiyordu Susan. | Open Subtitles | وإنّهم لن يدفعوا تكاليف هذا الفستان كان عليكِ أن تذهبي لمتجر أرخص |
Bu bara geliyorum ama daha ucuz bir yer varsa, oraya giderim. | Open Subtitles | لقد أتيت لهذا البار لكن اذا وجدت مكان أرخص |
Naziler, Yetişkin Ötanazi Planları için, karbonmonoksitle insan öldürmenin artık çok daha ucuz bir yöntemini geliştirmişlerdi. | Open Subtitles | الآن طوّر النازيون طريقة أرخص لقتل الناس بأوّل أكسيد الكربون من تلك التى اُستعُملـْت سابقا في مخطط موت الرحمة الرشيد |
Eğer ihtiyaçları olsaydı kurumsal servislerle de bir araya getirebilirdi ama kurumsal servislere göre komşu hem daha iyi hem de daha ucuz bir alternatif. | TED | وقد كانت لتربطهم بالخدمات الحكومية إن كانوا في حاجة لها، لكن الجار بديل أحسن وأرخص بكثير للخدمات الحكومية. |
Bu bilgi daha iyi, daha hızlı ve daha ucuz bir sağlık hizmeti sağlayabilir. | TED | يمكن لهذه الحقيقة أن تفسح المجال لرعاية صحية أفضل وأسرع وأرخص. |
Ertesini gün onu mezardan çıkartır, daha ucuz bir yer buluruz. | Open Subtitles | يمكن أن نزيله في اليوم التالي عندما تجدين مكانا أرخص.. |
Şekere göre daha ucuz bir alternatif olan mısır şurubunun üretilmesiyle büyük yemek şirketleri daha büyük porsiyonlara daha makul fiyatlar ödeyerek daha çok para kazandı böylece reklam kampanyaları için kurumsal bağlantılar kurmaya ve ünlülerle anlaşmaya başladılar. | Open Subtitles | ومع ظهور شراب الذرة بديل أرخص للسكر شركات الأغذية الكبيرة لديهم المزيد من المال لإنفاقه على أحجام أكبر بأسعار أفضل |
Birkaç hurdalığı aradım ve sana daha ucuz bir stop lambası montajı buldum. | Open Subtitles | إذا أتصلت بالمساعدين وجدت ورشه تصليح أرخص |
Anlaşılan yaşamak için daha ucuz bir yer bulman gerekecek. | Open Subtitles | يبدو وكأنه كنت ستعمل بحاجة إلى مكان أرخص للعيش. |
Çünkü nasıl olsa aşı için hemşireye bir ödeme yapmalısınız aşılama başına oluşan maliyet eğer teşvik sunarsanız daha ucuz bir hale gelir. | TED | بما أنك ستدفع لممرضة التطعيمات في كل الأحوال، فإن التكلفة لكل تطعيم تقوم به تنتهي لتكون أرخص عندما تعطي الحافز أكثر مما لو كنت لا تعطيه. |
daha ucuz bir otele geçelim. | Open Subtitles | أعتقد أنه علينا أن ننتقل إلى فندق أرخص |
Eğer beğendiysen, daha ucuz bir fiyata alabilirsin. | Open Subtitles | إن كان يعجبك، فبوسعي بيعه لك بسعر أرخص |
Filme gitmekten daha ucuz bir şey. | Open Subtitles | فذلك أرخص بكثير من مشاهدة الأفلام |
Bu aslında daha ucuz bir Afgan kopyası. | Open Subtitles | هذا في الأساس رسوم أفغانية أرخص |
Eğer Koreliler daha ucuz bir gemi inşa ederlerse... | Open Subtitles | واذا كان الكورييون يبنون سفناً أرخص هكذا ... |
daha ucuz bir yer bulana kadar burada kalmama izin verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرا لتأجيري إقامة هنا حتى أنا يمكن أن أتحمّل a مكان أرخص. |
Vücutlarımızı, zihinlerimizi, sözlerimizi, fotoğraflarımızı, fikirlerimizi, derslerimizi, bilgimizi çok daha hızlı ve çok daha ucuz bir şekilde dünyaya aktarmamıza imkan veren harika. | TED | هذه هي المعجزة التي أمكنتنا من نقل أبداننا وعقولنا وكلماتنا وصورنا وأفكارنا وتعليمنا وما تعلمناه حول الكرة الأرضية بشكل أسرع وأرخص. |
Bu parça, biyo-belirteç kan testi için derinize bir iğne batırmadan H-FABP denilen bir özel kalp krizi biyo-belirtecini fark edebilir, ayırabilir ve takip edebilir. Ayrıca, kan dolaşımın kritik bir seviyeye ulaştığında sizi uyarıyor. Kalp krizi teşhisinin geleneksel yöntemlerinden daha basit, daha kolay ve daha ucuz bir süreç. | TED | دون الحاجة إلى وخز بشرتك لفحص المؤشرات الحيوية للدم، يمكن لهذه الرقعة أن تحدد وتعزل وتتبع مؤشر حيوي محدد للنوبة القلبية يدعى H-FABP وهو بروتين ملزم للحمض الدهني بشأن القلب، وتقوم بتحذيرك إذا وعندما يصل إلى مستوى حرج في مجرى دمك... عملية أبسط وأسهل وأرخص بكثير من الطرق التقليدية لتشخيص الأزمة القلبية. |