"dakikanın" - Translation from Turkish to Arabic

    • دقيقه
        
    • الدقائق
        
    • الدقيقتين
        
    • دقائق
        
    • دقيقة
        
    Bir dakikanın içinde hamburgerleri istiyorum. Yoksa pılını pırtını toparlamaya başlayabilirsin. Open Subtitles أريد الهامبورجر خلال دقيقه او بإمكانك تعبئته
    Başlayabilirsiniz. 30 dakikanın sonunda taslaklarınızı toplayacağım. Open Subtitles لنبدا الأن -. -بعد 30 دقيقه سوف أجمع الرسمات
    O, aynı zamanda en eğlenceli 22 dakikanın da sorumlusu, tabii hepiniz için değil. TED وربما كان مسؤولاً أيضاً عن 22 من الدقائق المسلّية جداً، ولكن ليس للعديد منكم.
    Burada sizinle birkaç dakikanın içinde yapmak istediğim sağlıklı bir yaşam için formülün ne olduğunu konuşmak. TED إذاً، ما أريد فعله هنا في الدقائق القليلة التي لدي معكم هو الحديث حول ماهية صيغة الحياة، والصحة الجيدة،
    Hiç bir fikrim yok. Eğer 2 dakikanın altına düşersem en mutlu insan olurum. Open Subtitles إذا إستطعت أن أتجاوز الدقيقتين فسوف اكون أسعد رجل في العالم
    Tamam. En azından iki dakikanın hepsini kullanmadım. Open Subtitles حسنا، على الأقل لم أستغرق كامل الدقيقتين
    Yine bir mili 7 dakikanın altında 6:45 ile koşmaya başladım Open Subtitles زادت من 7 دقائق في الميل إلى 6 و 45 ثانية
    O istese de, istemese de her dakikanın zevkini çıkaracağım. Open Subtitles سأقوم بالإستمتاع بكل دقيقة , سواءً أراد ذلك أم لا
    Hepsi de, şu an tamamen ölmüş olan Catherine Grant adlı bir kadından gelen bir dakikanın altında aramalar. Open Subtitles كلها اقل من دقيقه وكلها من امرأة متوفيه تدعي "كاثرين غرانت"
    Onlara 45 dakikanın daha olduğunu söylüyor olmalı. Open Subtitles -أعتقد انه سوف يقول لهم أن هناك فقط 45 دقيقه مرت ( بوب ) 0
    Her dakikanın büyük bir önemi vardı. Open Subtitles في موقع كل دقيقه اتهام
    Her dakikanın tadını çıkarmak için. Open Subtitles لكى أستمتع بكل دقيقه
    Her dakikanın önemi var. Open Subtitles كل دقيقه محسوبه
    O zaman önümüzdeki bir kaç dakikanın da ne kadar kritik olduğunuda biliyorsun. Open Subtitles إذاً تعرف أن الدقائق القليله القادمه ستكون حاسمه
    Bize kazandıracağın birkaç dakikanın işe yarayacağından şüpheliyim. Open Subtitles لا أعلم مالذي تعتقده بحصولك لنا على بعض الدقائق الإضافية سيفيد
    Sonraki birkaç dakikanın hayati olduğunu biliyor. Open Subtitles أنه يعلم أن الدقائق القليلة القادمة حاسمة.
    Olabilir ama sen dokuz dakikanın, "biraz olmadığını" da düşünüyorsun nereden bileceksin ki? Open Subtitles ربّما، ولكنكِ تعتقدين أيضًا بأنّ تسع دقائق ليست بالمدّة الطويلة، لذا ما أدراكِ؟
    Bügun İsrail'de, bir çağrı sonucu harekete geçme süremiz ortalama olarak 3 dakikanın altına düştü. TED متوسط وقت الاستجابة لدينا اليوم هو أقل من ثلاث دقائق في إسرائيل.
    1954'te, Sör Roger Bannister, 1,6 km'yi dört dakikanın altında koşan ilk adam olmuştu. TED في عام 1954، السير روجر بانيستر أصبح أول رجل يقطع ميل في أقل من أربع دقائق.
    Bu alanların her birinde günlük 20 dakikanın üstünde şifresiz konuşmanın yakalanabildiği belirlendi. TED لقد وجدوا أن في كل منطقة حضرية، أنهم يستطيعون التقاط ما يفوق عشرين دقيقة في اليوم من المحادثات ذات النص الواضح.
    20 dakikanın sonunda, herkesin bakışında kuşku vardı Evin hizmetlisi burnunu küllüğe dayamıştı. TED بعد 20 دقيقة اختلفت نظرة الجميع لي، صاحبة المنزل حشرت أنفها في مرمدة السجائر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more