damadım Mike O'Neal'a şirketimde harika bir fırsat teklif ettim. | Open Subtitles | لقد عرضت علي مايكل أونيل صهري الجديد فرصة ذهبية في شركتي |
Bak, eğer damadım gönderdim diyorsa göndermiştir. | Open Subtitles | أنظر، إن قال صهري أنه أرسله لكم أذا فأنه فعل |
damadım, kablo ve online işine bir sürü para yatırdı. | Open Subtitles | زوج ابنتي وضع أموالاً كثيرة للإعلان في الدش و الإنترنت. |
"Hiçbir işe yaramayan damadım ailesine ev alacak parayı bile bulamadı." | Open Subtitles | زوج ابنتي السيء لم يتمكن من تحمّل اعباء شراء منزل لعائلته |
damadım tatlılığını kaybetmişken nasıl düğün pastamı seçebilirim ki? | Open Subtitles | كيف لي أن اختار كعك زفافي في حين أن عريسي قد فقد حلاوته؟ |
Açıkça benim eski aşkım kaçak damadım, Kyle. | Open Subtitles | واضح أن حبي الضائع هو العريس الهارب كايل |
Merhaba benim eski damadım. Sana 100.000 dolarlık bir çek gönderdim. | Open Subtitles | مرحبا يا زوج ابنتى المحتمل السابق لقد ارسلت لك شيك بقيمة 100.000 دولار |
Müstakbel damadım bunu ayrıca rica etti. | Open Subtitles | لقد أبدى صهري عن رغبته في أنها تدرس المزيد |
Görünüşe göre damadım ben orada olmayınca kendini daha iyi hissetti. Rufus! | Open Subtitles | يظهر جليّا، صهري يشعر بإرتياح بعدم حضوري |
Düzenli. Şimdi, Lyle. Sevgili damadım nasıl? | Open Subtitles | الآن، كيف صهري المستقبلي العزيز لايل؟ |
damadım Michael Milano'da ticaretle uğraşıyor. | Open Subtitles | صهري مايكل يعمل كتاجر فى ميلان |
Sana içiyorum David, yeni damadım... sana ve başarılarının devamına. | Open Subtitles | هنا ديفيد، صهري الجديد ونجاحك المستمر |
Ben Isabelle Wallace Ve yakışıklı damadım,sana büyük haksızlık yapmış tatlım. | Open Subtitles | ادعي إيزابيل والس لم ينصفك زوج ابنتي عند وصفة لك |
damadım insanların artık fazla okumadığını söylüyor. | Open Subtitles | يقول زوج ابنتي أن الناس لم تعد تقرأ هذه الأيام. |
Daha fazla dayanamadım. Bu yüzden erkenden geldim, damadım. | Open Subtitles | لم أعد أستطع المقاومة لذلك جئت مبكراً يا زوج ابنتي |
damadım ayyaştı ya da eroinmandı ya da her ikisi. | Open Subtitles | أيّها العملاء، زوج ابنتي كان سكّيراً أو متعاطي مخدّرات أو كليهما معاً |
Ama damadım hepsinden de daha garip | Open Subtitles | لكن لم أرَ أغرب من عريسي الآتي{\fnArial\fs16\fe2\cH000000FF\3cH00FFFFFF\blur15}س |
Aptalın tekidir benim damadım | Open Subtitles | إنه عريسي الخاسر{\fnArial\fs16\fe2\cH000000FF\3cH00FFFFFF\blur15}س |
Ben damadım, o yüzden önemli değil. | Open Subtitles | -أتعلمين أنني العريس و يمكننني أخبر مونيكا لكي تعقد لأتفاق معكم |
Benim damadım ne yapıyor? | Open Subtitles | مرحبا يا سيد جوشى ماذا يفعل زوج ابنتى العزيز هذه الأيام؟ |
İleride "eski" damadım olacak biri için pek havalısın. | Open Subtitles | أوه كيف حال الأنيق جداً زوج إبنتي المستقبلي |
Benim akılsız damadım seni hapisten çıkardı ve seni havuz evine koydu, hatırladın mı? | Open Subtitles | بلدي أن تفعل الخير صهر جروا لكم من السجن وركبت لك في بركة البيت ، تذكر؟ |
İyi para kazanan ve sık sık iş için şehir dışına giden bir damadım vardı. | Open Subtitles | و زوج ابنه يعمل بأجر عالى و فى كثير من الأحيان يسافر خارج المدينة لأعماله التجارية |