"dansım" - Translation from Turkish to Arabic

• رقصتي
• رقصي
• حركات الرقص
• رقصى

Benim dansım biraz zorlayıcı oluyor ve sen de...
رقصتي لديها الكثير المتبقي و أنتي تعلمين مدي صعوبه

Şimdi de herkesin içsel mücadelesini gösteren dansım.
الآن إلى رقصتي التفسيرية للنضال الداخلي لدى الجميع

? Bu benim dansım adamım Humpty Hump benim göbek adım... ?
♪ هذه رقصتي , جميعا , همبتي همبتي إسمي ♪

Ve onu dansımda buldum, dansım, gücüm, enerjim, tutkum, yaşama nedenim.
ووجدت ذلك في رقصي رقصي هو قوتي طاقتي شغفي الهواء الذي اتنفسه

Bak dans edeyim.. dansım benim için konuşur. "Aşkım, şu kış mevsimin güzelliğine bir bak. " "Yastık taşı, o çok ağır."
عندما ارقص رقصي يتكلم عني اخي بريم, هل اعجبك؟

Ateşli dansım bile beni ısıtamıyor.
حتى حركات الرقص الملتهبة لم تبقيني دافئة

Senin zehir geçirmez zırhının benim aldatıcı dansım karşısında hiç şansı yok.
رقصى الخداع يهزم سترتك التى ضد السم

Ben adım büyük top Bill'dir, Aslan dansım her zaman heyecan verir.
أنا مدفع كبير يا "بيل",شوف رقصتي في الأسد مثيرة دائما

O benim sosyeteyle tanıştırılma dansım, ...bir nevi ortaya çıkmak yani.
هذهِ هي رقصتي الأولى عندما بلغت

Bu benim dansım ve maharetimi özenle yerine getiririm ardından da terk ederim, sayısız partnerimle hep böyle oldu.
إنها رقصتي. وقد أديتها برشاقة وتحرر

Bu benim dansım ve maharetimi özenle yerine getiririm ardından da terk ederim, sayısız partnerimle hep böyle oldu.
إنها رقصتي وقد أديتها برشاقة وتحرر

Bu benim dansım ve maharetimi özenle yerine getiririm ardından da terk ederim, sayısız partnerimle hep böyle oldu.
.إنها رقصتي وقد أديتها برشاقة وتحرر

- Nardo, bu ilk dansım. Biz bir aileyiz.
ناردو)، إنها رقصتي الأولى) من فضلك، نحن عائلة.

Bu benim dansım denizci.
هذه رقصتي أيها البحّار.

dansım için fena değil demiştin.
لقد اعتقدت أنك قلت أن رقصي بالشيء القليل

"Fena değil" dansım için biraz yetersiz kalır.
حسناً, أتعلم؟ لم أكن لأقل أن رقصي شيئاً "صغيراً"

Ayrıca dansım o kadar da kötü değildi. - Kötüydü.
بالمناسبة رقصي لم يكن سيئاً جداً

Şimdi de dansım mı utanç verici?
والآن رقصي محرجًا أيضًا ؟

Bilmelisin ki ben buralarda efsane dansım ile tanınıyorum.
عليكي ان تعلمي انني هنا بالقرب من هنا انا اسطورة حركات الرقص

- O günkü dansım nasıldı? - Efendim, süperdi.
كيف كان رقصى بذلك اليوم؟