"data" - Translation from Turkish to Arabic

    • داتا
        
    • البيانات
        
    • ديتا
        
    • للأطباء
        
    • دايتا
        
    Sen de kabul edersin ki Data, Yıldız Filosunun talimatları hep zordur. Open Subtitles اتتفق معى يا داتا على ان اوامر الاسطول صعبة
    Asteğmen, bana Binbaşı Data'yı bulmakta yardım edebilir misin? Open Subtitles ملازم هلا ساعدتنى فى العثور على الرائد داتا
    Binbaşı Data şu anda sanal güverte 4j'de. Open Subtitles الرائد داتا موجود فى المنطقة 4 جى
    Üstelik her servis sağlayıcısından Data toplamanın başladığı tarihe dair detaylar bile verilmiş. TED حتى انهم تحصلوا على بيانات محدده عندما ابتداء جمع البيانات لكل مقدم خدمات
    Bununla arabellek taşkınına sebebiyet vererek eşzamanlı Data paketlerini bozdum. Open Subtitles وإفساد تدفق حزمة البيانات بواسطة بدء تخزين سعة تكدس مؤقتة
    Sorumlu benim demiştim. Data, ateşin var mı? Open Subtitles قلت بأنني أنا المسؤول ديتا,هل لديك مصباح؟
    Ah, Data. Tek sorun pillerin çok dayanmıyor oluşu. Open Subtitles أوه، ديتا المشكلة الوحيدة إن البطاريات لا تدوم طويلا
    Bay Data dış görev ekibinde bana katılmayı kabul etti. Open Subtitles السّيد داتا وافقَ على الإلتِحاق بي
    Koddaki herhangi bir benzerlik tamamen tesadüf sayılacak, Columbia Data gibi. Open Subtitles أي تشابه بين الأكواد سيكون صدفة بحتة كما في (كولومبيا داتا)
    Data bu grafik romanda çalışıyor. İnanılmaz. Open Subtitles داتا تعمل على قصة مصورة إنها رائعة
    İşaretlemeyi yap Data. Open Subtitles أطلق الإشارة داتا
    Komutan Data kaydı tekrarlayabilir mi? Open Subtitles هل للملازم داتا أن يعيد كلامك
    Bana Binbaşı Data'nı yerini söyle. Open Subtitles أخبرنى مكان الرائد داتا.
    Riker ve Data'yı gemiye ışınlandı. Open Subtitles داتا واريكر على المتن.
    Ben sadece bir istatikçiyim ama bana verdigi Data ise yariyor gözüküyordu Open Subtitles ،أنا مجرّد خبير إحصائي لكن البيانات التي أعطاني إياها توحي بعمل العلاج
    Bunu harika yapan şeyin aslında "Data" (bilgi) olduğunu düşünüyorum. TED ولكن ما يجعل هذا الأمر رائعاً حقّاً هو البيانات.
    Kulağa ne kadar cezbedici gelse de cevabı bulmak için algoritmik Data madenciliği ile yolunuzu yapamazsınız. TED بقدر ماهو مغري، لا تقدر بطريقة خوارزمية أن تستخرج البيانات لتجد الحل
    İnsanlar genetik çalışmalara rekor sayıda katkıda bulunuyor. Bilim insanları ilerlemeyi hızlandırmak için birbiriyle Data paylaşımında bulunuyorlar. TED يساهم الناس في الدراسات الجينية بأعداد قياسية، والعلماء حول العالم يشاركون البيانات مع بعضهم البعض لتسريع التقدم.
    - Data, acele et! - Aptallık etme Data, haydi! Open Subtitles ـ ديتا, أسرع ـ لا تكن أحمقا،يا ديتا، تعال
    Data artık düşmekten bıktı! Data iskeletlerden de bıktı! Open Subtitles ديتا لقد مل من سقوط وديتا مل من الهياكل العظمية
    - Data'nın yaralanmasını takmıyorlar. - Data iyi. Open Subtitles ـ إذا تأذيت، أظن أن لا أحدا فيكم سيكترث ـ ديتا بخير
    Yine de ona Data hakkında sorular sorduklarını duydum. Open Subtitles و لكنني سمعتهم يسألونها عن شبكة الطوارئ الطبية للأطباء
    Velocity Data solutions, davanın düşmesini talep ediyor. Open Subtitles فلوسيتي دايتا سولوشنز" تطالب بصرف القضية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more