Senden hem bu bulduğun şeyi kimseye anlatmamanı hem de dava hakkında soru sormamanı rica edeceğim. | Open Subtitles | لكني لا أطلب منك عدم البوح بالأمر وحسب، وإنما أيضاً ألا تسأل عن القضية |
Henüz bilmiyorum. Onunla dava hakkında daha konuşamadım-- | Open Subtitles | لا أعرف حتى الأن ، أنا حتى لم أتحدث معة بعد عن القضية |
Tamamen bulaştığınız şu dava hakkında. | Open Subtitles | ..إنه بشأن القضية ..التي أصبحتم طرفاً بها |
Üzerinde çalıştığın dava hakkında konuşalım mı? | Open Subtitles | لماذا لا نتحدث حول القضية التي تعمل عليها حاليا |
Açılan dava hakkında sorular sorardım. Davamı kazanmak isterim. | Open Subtitles | سوف أسأل بخصوص القضية المرفوعة ضدك لأنني سأود الكسب في قضيتي |
Benim hakkımda konuşmayı bırakıp, dava hakkında konuşmaya başlayabilir miyiz? | Open Subtitles | لذا أيمكننا .. أيمكننا أن نوقف الحديث عنّي ، رجاءً و نبدأ بالحديث عن القضيّة ؟ |
Emekli bir polisle eski bir dava hakkında konuşmak istiyordu. | Open Subtitles | أراد أن يتحدث إلى شرطي متقاعد في السن حول قضية قديمة. |
Çünkü biliyorsun kendi duruşma listemde olan bir dava hakkında konuşamam. | Open Subtitles | لأنك تعلم بأنه لا أستطيع التحدث عن قضية موجودة في مكتبي |
Genelde bir açılış konuşması yapmak için dava hakkında biraz bilgi edinmek tavsiye edilir. | Open Subtitles | من المعتاد أن يكون لديك فكرة عن القضية كي تقدم الافتتاحية |
Seninle geliyorsam dava hakkında konuşmalıyız. | Open Subtitles | إذا ركبت معك من الممكن أن نتحدث عن القضية |
dava hakkında konusmak icin çağırmadın beni buraya, değil mi? | Open Subtitles | لم تطلبي مني الحضور للتحدث عن القضية صحيح |
Tempe, dava hakkında konuşmamıza izin yok. | Open Subtitles | نحن لسنا مخولين بالتحدث عن القضية يا تيمبر |
Bu dava hakkında kendi önyargılı fikirleri dışında bütün gerçekleri gözarda etmiş gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو انها تجاهلت كل شيء عدا انطباعاتها و تصوراتها المقدمة عن القضية |
dava hakkında bilgi veremeyiz, anlıyorsunuzdur. | Open Subtitles | نحن لا يمكننا التحدث عن القضية أنت تفهم ذلك |
dava hakkında görüşmeyi kabul ettiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً على موافقتك على التحدث معي بشأن القضية. |
dava hakkında konuşmayı kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً على موافقتك على التحدث معي بشأن القضية. |
Üzerinde çalıştığı dava hakkında seninle hiç irtibata geçmeye çalıştı mı? | Open Subtitles | الآن. هل حاولت أبداً أن تتصل بك بشأن القضية التي كانت تعمل عليها؟ |
Bilirsin, ben buraya dava hakkında konuşmaya gelmedim. | Open Subtitles | أتعلمين؟ لم آتي هنا فقط من أجل التحدث حول القضية |
dava hakkında kimseyle hatta birbirinizle bile konuşamazsınız. | Open Subtitles | لايجب عليك أن تتحدث مع أيّ أحد بخصوص القضية. حتى لبعضكم البعض. |
dava hakkında hiç bir şey bilmiyor. | Open Subtitles | إنّه لا يعلم شيئًا عن القضيّة. |
Bu, davacıların dava hakkında soru sormalarına imkan sağlıyordu; | Open Subtitles | يتيح للمدّعي أنْ يسأل أسئلة حول قضية هارون |
Haberimin bile olmaması gereken bir dava hakkında bilgi toplamak hiç kolay olmayacak. | Open Subtitles | سيكون من الصعب إيجاد تفاصيل عن قضية لا يفترض بي ان اعرف عنها حتى |
Stephanie'nin ele aldığı dava hakkında bilgi verir misin? | Open Subtitles | هل لك أن تخبرنا أي شيء آخر حول هذه القضية ستيفاني تم التعامل مع؟ |
Dün o herif, mahkemenin tualetine kadar takip edip dava hakkında konuşmaya başladı. | Open Subtitles | يوم أمس، هناكَ رجل رافقني إلى حمّام المحكمة وبدأ بالتحدّث معي عن المحاكمة |
Şu an New York'tayız ve dava hakkında konuşmadığımız zamanlarda bile başka bir profilci hakkında konuşuyoruz | Open Subtitles | نحن في نيويورك وحتى عندما نكون لا نتحدث عن قضيتنا فينتهي الامر بنا نتحدث عن شخص آخر يعطي الأوصاف |
Ellis'le dava hakkında konuştuğunu biliyorum ve o da titizlikle ilgileniyor ama eğer memnun kalmazsan lütfen bana haber ver. | Open Subtitles | أعلم أنكَ تحدّثتَ مع إيليس بشأن القضيّة وهو يعمل عليها، لكن إن لم تكن مسروراً، أتمنّى أن تخبرني |
Demek istediğim, şu an üzerinde olduğumuz dava hakkında ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | أقصد، ما الذي تُفكّر به حول القضيّة التي نعمل عليها الآن؟ |