"davranıyordum" - Translation from Turkish to Arabic

• أتصرف
• تصرفت
• أتصرّف
• اتصرف
• اتظاهر
• تظاهرت بأن

Tuhaf davranıyordum ve senden bir şeyler gizliyordum. Ama gerçekten üzgünüm.
أنا أعرف أنني كنت أتصرف بغرابة وكنت أخفي عنك بعض الأشياء.

Bu yüzden kötü davranıyordum. Çok kızmıştım.
ولهذا السبب كنت أتصرف بحقارة لكوني مستاءة

Marla, biliyorum çok ama çok garip davranıyordum.
لديك حوالي ثلاثين ثانيه أنا أعرف أنني أتصرف بغرابه

Doğduğum yere göre davranıyordum, rengime göre değil.
لقد تصرفت بناءً على المكان الذي كنت به و ليس بناءً على لوني

Çılgın biri davranıyordum bir çocuğu takıntı haline getirdim.
كنتُ أتصرّف بجنون. مهووسة بشاب.. اتضح أنه مجرد شاب.

- Ben, ben son zamanlarda biraz garip davranıyordum, doğru
اعرف اني كنت اتصرف بطريقة غريبة موخرا , حسنا ؟

Tanıştığımız ilk gün, aramızdaki yaş farkı sorun olmazmış gibi davranıyordum.
من اول يوم التقينا, كنت اتظاهر بان فارق العمر بيننا لا يعني شيئا.

Bilirsin işte, günümü gün ediyordum, istediğim gibi davranıyordum.
تعلم,أزرع بذوري الشيطيانيه ,أتصرف على هواي

Tabii ya, çok garip davranıyordum.
أوه، حقا لقد كنت أتصرف بغرابة حقا يجب أن أوضح الامر

Herkes şirretlik ettiğimi düşünüyordu halbuki ben millete acımasızca dürüst davranıyordum.
الجميع ظن أني كنت أتصرف كحقيرة عندما كل ما كنت أفعله هو كوني صريحة بوحشية مع الناس.

Yalnızca dürüst davranıyordum. Ah! Şunu keser misin?
لقد كنت أتصرف بأمانة أه , هلا توقفت عن فعل ذلك ؟

Beni de istemez gerçi. Çünkü 5 yaşında bir çocuk gibi davranıyordum.
ولا يريدني أيضاً لأنني كنت أتصرف كالطفل ذو الخمس سنوات

Sorumsuz ve olgunlaşmamış gibi davranıyordum.
أنا أتصرف بدون أي تحمل للمسؤولية وبمنتهى الطفولية

Çukurdayken tuhaf davranıyordum, sebebi de gıda zehirlenmesi geçirmemdi bayat burrito yüzünden.
لقد كنت أتصرف بغرابة في حفرة والسبب، لأني كان عندي تسمم غذائي من "بريتو" مُنتهي المدة

Flört etmiyordum. Nazik davranıyordum sadece.
لم أكن أدردش معها، كنت أتصرف بتهذيب

Haklısın. Dinle, garip davranıyordum, ama bunun tek nedeni çok fazla baskı altında olmam.
حسناً، اسمعوا، لقد تصرفت بغرابة وذلك بسبب إنني أتعرض لضغوط كبيرة

Ağır abiler gibi davranıyordum çünkü korkağın teki olduğumu sizlere itiraf etmek istemedim.
تصرفت وكأنني رجل صلب وعندما عزمت فعل ذلك كنت جباناً

fakat bana geçen akşam garip davrandığımı söyledin ve ben garip davranıyordum.
لكنكِ سألتيني بالليلة الماضيّة لو كان يجري أمرٌ ما بسبب أنني .كنتُ أتصرّف بشكلٍ مختلف

Babam öldüğünden beri yanlış davranıyordum.
منذُ وفاةِ والدي، و أنا أتصرّف... تصرّفاً خاطئاً، و أهاجمُ من أحبّ.

Ben 80 yaşında gibi davranıyordum, senin de şu kıyafetlerine, tavırlarına bak.
كنت اتصرف باني بالثمانين من عمري و انت بهذا التصرف

-Ayrıca hamilesin. -Şey,senin gibi davranıyordum.
و أنتِ حامل كذلك - لقد كنتُ اتظاهر أنني أنتَ -

Her şey yolundaymış gibi davranıyordum ama içten içe kafayı yiyordum.
تظاهرت بأن كل شيء سيكون كما يرام و لكن في داخلي ، كِدت ُأجن