Korkak olduğumu düşünme. Elimden geldiğince dayanmaya çalıştım | Open Subtitles | لاتعتقد أنني جبان، لقد حاولت الصمود بقدر إستطاعتي |
Pekâlâ, madem bunu istiyorsun, sonuna kadar dayanmaya çalış. | Open Subtitles | حسناً ، حيث أن هذا ما تريده فحاول الصمود حتى النهاية |
Ben çemberin dışına çıkarmaya çalışacağım, sen de beş saniye dayanmaya çalışacaksın. | Open Subtitles | سأحاول إخراجك مِن الدائرة وأنت ستحاول الصمود لأكثر مِنْ 5 ثوان |
Bunu kendine tekrarlamaya devam et ve dayanmaya çalış. | Open Subtitles | حدث نفسك بهذا.. وحاول أن تتماسك.. |
- dayanmaya çalışın. | Open Subtitles | - مَيْل محاولةِ. |
Şey soracaktım, tek yatak odasında mı dayanmaya çalışıyor, iki mi? | Open Subtitles | يُمْكِنُ أَنْ تُخبرَني، تُعلّقُ في في a غرفة نوم واحدة أَو a إثنان؟ |
Takviye gelene kadar dayanmaya kararlılar. | Open Subtitles | إنّهم ينوون الصمود حالما تصل التعزيزات |
Biraz daha dayanmaya çalışın. | Open Subtitles | حاولي الصمود أكثر |
Şişko arkadaşın dayanmaya çalıştı. | Open Subtitles | صديقك السمين يحاول الصمود |
Moore dayanmaya çalışıyor. | Open Subtitles | ومور يحاول الصمود. |
dayanmaya çalıştım fakat yapamadım ve onu kaybettim. | Open Subtitles | حاولت الصمود ولكني لم اتمكن |
dayanmaya çalışın. | Open Subtitles | فقط حاولي الصمود |
- dayanmaya çalış, bebeğim. - Komaya giriyor. | Open Subtitles | -حاولي الصمود يا عزيزتي |
dayanmaya çalışıyoruz.. | Open Subtitles | نحاول الصمود - أحضر القائد - |
Hala yaşlıyım, dayanmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | على حالها! أحاول الصمود! |
"Braddock kapanıyor, dayanmaya çalışıyor. " | Open Subtitles | (برادوك) يدافع، يحاول الصمود |
"Braddock kapanıyor, dayanmaya çalışıyor. " | Open Subtitles | (برادوك) يدافع، يحاول الصمود |
Ya da dayanmaya çalışırsın. | Open Subtitles | وإما أن تتماسك. |
Sadece biraz dayanmaya çalış. | Open Subtitles | عليك أنْ تتماسك |
- Tamam. - Hadi, dayanmaya çalış! | Open Subtitles | هيا حاول أن تتماسك |
- dayanmaya çalışın. | Open Subtitles | - مَيْل محاولةِ. |
Hayır, dayanmaya çalışıyor. | Open Subtitles | لا. هي تُعلّقُ في هناك. |