"değişiklik olsun diye" - Translation from Turkish to Arabic

• على سبيل التغيير
• للتغيير
• كتغيير
• أجل التغيير
• من باب التغيير
• اجل التغيير

Değişiklik olsun diye yalan söylemeyi dene. Dünyanın düzeni bu.
جربى الكذب على سبيل التغيير إنه العملة المتداولة حول العالم

Harika. Biliyorsun, Değişiklik olsun diye bir çok sebze var.
إنها رائعة ضاعفت الخضار على سبيل التغيير

Hey! Değişiklik olsun diye neden bir defa da iyi birşey söylemiyorsun, Şu anda ne yapacağımız gibi
لماذا لا تَقُولُ شيئاً على سبيل التغيير, مثل ماذا علينا أن نفعل الآن

Ama bu gece, Değişiklik olsun diye dizginler senin elinde olacak ve sürücü koltuğunda oturacaksın.
ولكن الليلى للتغيير سوف نعالج تلك الأزمة أجلس فى مقعد السائق أيضاً

Değişiklik olsun diye birini dinlersen... seni bekleyen güzel şeyler olduğunu anlarsın.
اذا استمعت لشخص ما للتغيير سوف تدركين مدى اندفاعك

Aslında Değişiklik olsun diye perma yaptırmayı düşünmüştüm.
فيالحقيقةكنتأفكرفي.. عمل شعر مموج كتغيير

Bu arada, Samantha evde bir erkeği giydiriyordu, Değişiklik olsun diye.
في الوقت نفسه، سامانثا في المنزل خلع الملابس رجل، من أجل التغيير.

Ayrıca, benim yanımda çalışan adam Değişiklik olsun diye banyo yapmaya karar verdi.
بالإضافة إلى أن الرجل بجانبي قرر الإستحمام على سبيل التغيير

Ve Değişiklik olsun diye daha genç işi birşeyler. - Sadece bu seferlik.
و القيام بشئ مفيد على سبيل التغيير اليوم فقط

Biliyorum hallin oldukça kötü ama Değişiklik olsun diye iyi haberlerden bahsedelim.
لكن دعنا نقود لأخبار جيدة على سبيل التغيير.

Değişiklik olsun diye bir aile gibi dışarı çıkıp kahvaltı yapalım.
دعينا نخرج لنتناول الإفطار بالخارج على سبيل التغيير كعائلة

Değişiklik olsun diye buraya gelmenize çok sevindik.
مسرورون جدّاً لوجودكما هنا على سبيل التغيير يا رفاق.

Ben onu sırf Değişiklik olsun diye yapmadığım müddetçe, onun için problem olmaz.
لن يكون لديه أي مشكلة طالما أنا آخذ الامور بجدية للتغيير

Değişiklik olsun diye gençlerin dinlediği müzikleri dinleyebiliriz.
نحن يُمْكِنُ أَنْ نَستمعَ إلى موسيقى الشبابِ للتغيير.

-Hayır, yalnızca, bilirsin, istedim ki Değişiklik olsun diye kendimden başka birine bir iylik yapmış olayım.
لا. أردت أن أفعل شيء لطيف لأحد غير نفسي للتغيير

Çok tipik. Mükemmel bir oğlumuz var, Değişiklik olsun diye iyi geçiniyoruz ama bunlar senin için çok sıkıcı.
إنه واضح, لديك إين مذهل و إننا متفاهمين كتغيير

Elbette, bunun sebebi, Değişiklik olsun diye ayık olman da olabilir.
ممكن أن يكون ذلك بسبب إنك في وعيك كتغيير

Değişiklik olsun diye bu sefer normal biriyle dışarı çıkmak güzel olacak.
سيكون من الجيّد، الخروج مع أحدٍ عاديّ لمرّة، من أجل التغيير.

Değişiklik olsun diye anlamlı filmler yapmaya başlayacağına dair laflar dolaşıyor.
بإختصار إنه سيبدأ بإنتاج أفلام ذات معنى، من باب التغيير

Bir dost yüzü gördüğümüze sevinir, belki de Değişiklik olsun diye kalırız.
سيكون من اللطيف ان ترى وجوه الاصدقاء ربما من اجل التغيير