"değmeyeceğini" - Translation from Turkish to Arabic

    • لا يستحق
        
    • يستحق التضحية
        
    • الأمر يستحق
        
    Şimdi anlıyorum değmeyeceğini ama çoğu kadın da yapmıyor ki. Open Subtitles أدرك الآن أن الأمر لا يستحق لكن الكثيرات لا يدركن
    Şimdi anlıyorum değmeyeceğini ama çoğu kadın da yapmıyor ki. Open Subtitles ولكن أفهم الآن أن الأمر لا يستحق على عكس البعض
    O zaman o riske neden değmeyeceğini açıklamama gerek yok. Open Subtitles إذن، أنا لست بحاجة للشرح لما هذا لا يستحق المخاطرة.
    Buna değmeyeceğini söylemek istedim. Open Subtitles أردت إخبارك بأن الأمر لا يستحق التضحية.
    Buna değmeyeceğini söylemek istedim. Open Subtitles أردت إخبارك بأن الأمر لا يستحق التضحية.
    İşin aslı, düşünüyordum da, buna değip değmeyeceğini bilmiyorum. Open Subtitles فالحقيقة كنت أفكر، لا أعلم إن كان الأمر يستحق
    Bana, ondan sonra buna değmeyeceğini söyle. Open Subtitles حينئذٍ سوف تعرف أن الأمر يستحق المُخاطرة.
    Diğer yarım da buna değmeyeceğini söylüyor. Open Subtitles و جزء آخر يقول أن الأمر لا يستحق العناء بالمرة
    Sorun ise kimin işte tutulmaya değeceğini kiminse değmeyeceğini bilecek kadar sizleri tanımıyorum. Open Subtitles المشكلة هي، أنني لا أعرف أياً منكم جيّداً لأرى مَنْ يستحق البقاء و مَنْ لا يستحق
    Yapamayız. Öğretici risk almaya değmeyeceğini hissetti. Open Subtitles لا نستطيع، يشعر المعلم بأنه لا يستحق الأمر المخاطرة
    Buna değmeyeceğini düşünüyorsanız, teklifimi geri alırım siz de gidip o bozuk New York malını satmaya devam edersiniz. Open Subtitles إن رأيتم أنه لا يستحق ذلك المبلغ فسأحتفظ به وستعودون لبضاعة نيويورك الرديئة
    O da bakmış ama zamanına değmeyeceğini düşünmüş. Open Subtitles لكن عندما نظر إلى ما لديهم قرر أن ذلك لا يستحق إضاعة وقته
    Belki aptal olabilirsin ama altın için ölmeye değmeyeceğini bilecek kadar akıllısındır. Open Subtitles قد تكون غبياً، ولكنّك ذكيٌ بما فيه الكفاية لتعرف .. بأنّ الذهب لا يستحق أن تموت من أجله
    Belki de bu çabalarımızın tamamlanmaya değip değmeyeceğini tartışmalıyız. Open Subtitles حسنًا، علينا أن نضع في اعتبارنا أن مسعانا ربما لا يستحق أن يتم إنجازه
    Bütün dikkatinizi bu kayda vermeye değmeyeceğini düşünebilirsiniz, ...çünkü her iki tarafını da dinlemeyeceksiniz. Open Subtitles ولهذا قد تشعرون أن هذا التسجيل لا يستحق إهتمامكم الكامل لأنكم لم تسمعوا كلا الجانبين من الأمر
    Bence bizi rahatsız ettiğine değmeyeceğini düşünüyor. Open Subtitles أعتقد أنه يفكر أن الأمر لا يستحق إزعاجنا
    Bir şans daha vermeye değmeyeceğini mi söyleyeceksin bana? Open Subtitles ستخبرني أنك لا تظن أن الأمر يستحق إعطائه فرصة أخرى؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more