"deşici" - Translation from Turkish to Arabic

    • حاصدة
        
    • حاصد
        
    • المُمزّق
        
    • ممزّقة
        
    • مُمزقٌ
        
    • آشي
        
    Sadece deşici değil, kafayı yemiş bir deşici! Open Subtitles ليست حاصدة أرواح فقط، بل حاصدة أرواح مخبولة!
    Annen bir deşici tamam mı? Open Subtitles أمك حاصدة أرواح، مفهوم؟
    Bu deşici âlemi yapılacak vakit mi? Open Subtitles هل قررت تقمُّس حاصد الأرواح مُسرف الاحتساء الآن؟
    Bir deşici sorununu bir başka deşiciyi serbest bırakarak çözemezsin. Open Subtitles لا يصحّ أن تحلّي مشكلة حاصد رؤوس بتحرير آخر.
    Daha önce olduğunu da görmüştüm. O yanını ortaya çıkardı. Artık o tamamen deşici oldu. Open Subtitles لقد رأيتُ ذلك يحدث من قبل، لقد إنقلب و تحوّل إلى المُمزّق العاصف.
    En sonunda da, durdurulamaz, amansız bir deşici haline geleceksin. Open Subtitles وبدون ضبط، ستمسين ممزّقة قاسية عصيّة على الردع.
    Bu oynadığın her ne çeşit deşici oyunuysa beni bundan uzak tut. Open Subtitles -ثمّة مُمزقٌ مجنون حلّ بي، حلّني وثاقي !
    Evet, ben havalı doğrayıcı, elektrikli testere elli deşici Ashley'yim. Open Subtitles أجل، أنا (آشي) القاطع الجزار حامل البندقية مع منشار اليد
    O bir deşici. Open Subtitles إنّها حاصدة أرواح.
    Ne olur, sonra "deşici" mi olur? Open Subtitles -ماذا؟ وتغدو حاصدة أرواح؟
    - Sen "deşici" değilsin. Open Subtitles -لستِ حاصدة ارواح
    - Annen bir deşici! Open Subtitles -أمك حاصدة رؤوس !
    Annem bir deşici Elena. Open Subtitles إنّها حاصدة رؤوس يا (إيلينا).
    Ben eskiden, şey olmadan önce... deşici olmadan önce... Open Subtitles أتعلمين، قبلما أصبح حاصد الأرواح.
    Kurbanlarımın mektuplarını saklamak senin yaptığın gibi onların isimlerini duvara yazmaktan gerçekten çok farklı sanki deşici. Open Subtitles حسنٌ، كتابة أسماء ضحاياي في خطابات مختلف جذريًّا عن كتابتهم على الحائط... مثلما فعلت، يا حاصد الأرواح؟
    "Kan açlığım ve bir deşici haline dönüştüğüm için seni suçladığımdan dolayı özür dilerim. Open Subtitles "أعتذر لتحميلكَ اللّوم عن نهمي للدماء وغدوّي حاصد أرواح"
    Ama şimdi o anılara ve suçluluklara sahip olmadığım için belki de deşici meselesi bir sorun yaratmaz. Open Subtitles ثم يقتلع رؤوسهم. لكن طالما لا أحمل تلك الذكريات ولا ذاك الذنب الآن... فلعلّ مسألة حاصد الرؤوس لن تمثّل مشكلة.
    Görüyor musun? İşte bu konuşma 'deşici'nin. Yeterince zayıf hâle geldi mi, acı çekmesini sağlamalısın. Open Subtitles هذا المُمزّق يتحدث، بمجرّد أن يضعف بما فيه الكفاية، أشعريه بالألم
    Bu onun imzası. Bu yüzden ona "deşici" diyorlar. Open Subtitles -من توقيعه ، فثمّة سبب لتسميته المُمزّق .
    Aniden belirebilecek bir deşici hamlesinden korkmam gerekiyor mu? Open Subtitles أيجب أن أقلق حيال نوبة ممزّقة وشيكة؟
    Bir deşici. Open Subtitles كـ "مُمزقٌ للبشرِ"
    deşici Ashley baltalı, testereli Keser kelleni Deşer derini Open Subtitles "آشي) القاطع بالفأس والمنشار) يقطع رأسك ويسلخك حياً،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more