"dediler ki" - Translation from Turkish to Arabic

    • قالوا
        
    • وقالوا
        
    • قائلين
        
    • اخبروني
        
    • أخبروني بأنهم
        
    - Duydum ama ayrıca dediler ki işlem kızımızı daha kötü yapabilirmiş. Open Subtitles وسمعت منهم، لكنهم قالوا أيضا أن لم تكن متأكداً من أنها ستعمل
    Dediler ki: "Yo, beyinle ilgili teorik çalışma yapamazsın. TED و قالوا: لا, لا يمكنك دراسة الجانب النظري عن الأدمغة.
    Ve beni görür görmez dediler ki, daha hızlı bir işlemci ve daha iyi bir fareye ihtiyacımız var. TED وبمجرد أن نظرا لي، قالوا نحتاج الى معالج أسرع وفأرة أفضل.
    Netscape kodları yayınlama kararı verdiğinde... insanlar biraz kıllandılar ve dediler ki... Open Subtitles عندما قررت نيتسكيب اطلاق نصها المصدري شعر الناس بنوع من الصحوة وقالوا
    Az önce aradılar ve dediler ki kazanan kızın tacını elinden almışlar. Open Subtitles لقد إتصلوا الآن وقالوا بأن حاملة اللقب لا بد أن تترك تاجها
    Kanada, ABD ve İngiltere'den Mo biraderlerimiz vardı ve bize e-mail ve telefon yoluyla dediler ki: "Hey, burada Prostat Kanseri için hiçbir şey yok. TED فلقد بدأ إخوة شوارب من كندا ، أمريكا و من بريطانيا ، بمراسلتنا عبر البريد الإلكتروني والإتصال بنا قائلين : يا صاح ، لا يوجد شيء لسرطان البروستات .
    dediler ki, annem beni ilk gördüğünde iki gün boyunca çığlıkları dinmemiş. Open Subtitles لقد اخبروني أن امي عندما راتني لاول مرة لم تتوقف عن الصراخ لمدة يومين
    dediler ki; Jüpiter gibi nesneler, yıldızın ışığında böyle bir düşüş gerçekleştirebilir. Ayrıca büyük olduğunu söylüyorlardı. TED قالوا أن جسما مثل كوكب المشتري سيُحدث انخفاضاً مثل هذا في ضوء النجم، و كانوا يقولون أيضا أن الجسم هائل الحجم.
    - Kim? dediler ki, oraya gidince çok memnun olacaklarmış. Open Subtitles لجنة الترحيب قالوا إنهم سيسعدون جدا عندما يرونك تصلين إلى هناك
    dediler ki, bir zaman yolcusunun tek bir dokunuşu, onu uyandıracakmış. Open Subtitles قالوا أن لمسة واحدة من مسافر عبر الزمن ستوقظه
    dediler ki, sivil tutuklama yapabilirmiş, ...uzak tutmak için mahkeme emri alabilirmiş. İşe yaramazdı. Open Subtitles قالوا أنّه بإمكانها التقدم بشكوى ومن ثم يصدر بحقه أمر إعتقال، كان أمر محزن
    dediler ki, eğer onlarla bu gece şantiyede buluşmazsanız... Open Subtitles قالوا إنكم إن لم تقابلوهم في موقع البناء الليلة
    Dediler ki: Open Subtitles قالوا إنّ جميع الأولاد اليهود يجرون تطهيراً
    dediler ki, yazılarım komikmiş ama bir "Archie Comic" komiği değilmiş. Open Subtitles قالوا أن قصتي مضحكة لكنها لا تناسب مجلة ارتشي الكوميدية
    Ve bana geri yazıp dediler ki, pekala, ne demek istiyorsun gerçekten ? TED وردوا علي وقالوا لي، حسنا ماذا حقاً تقصد؟
    çünkü geldiler ve dediler ki, "Bize yeni bir bina yapmanızı istiyoruz. TED لأنم جاؤوا إلينا وقالوا : نحن بحاجة لكم لإنشاء مبنى جديد , فنحن نعمل فى
    Geldiler ve dediler ki -sıradan müteahhitlerden farklı olarak- dediler ki: "Biz Louisville'de bir çağdaş sanatlar müzesi yaparak TED وجاءوا إلينا وقالوا انهم، على عكس المطورين الإعتياديين وقالوا : نحن نريد أن تبدأ من خلال التوفير متحف الفن المعاصر
    Siz galip gelmeden az önce David ve Elgan'ın takımı bana gelip dediler ki: Open Subtitles فريق ديفيد وإليجن جاؤوا إلىّ قبل هذه المبارة وقالوا:
    (Kahkaha) Sonra ajansın bana açıkladığı gibi, dediler ki, ''Bak, bizim ülkemizde küçük yeşil insanlar bulunmaz; reklamımıza neden küçük yeşil insanlar koyalım, örnek olarak?'' TED (ضحك) بعد ذلك اتصلت بي الوكالة ليبرروا لي ,قائلين, انظر لماذا نضع أشخاصا سذج في اعلاناتنا, على سبيل المثال؟
    Rafların arasında bir grup dayanıklı mal ile tanıştım ve bana dediler ki tanrılar kötü olduğu ve bizi öldürdükleri için Öbür Dünya'yı... Open Subtitles لقد قابلت تلك المجموعة التي لا تفسد، بين الرفوف، وهم اخبروني بأنهم اخترعوا الحياة الاخرى لأن الصُناع اشرار
    Bana dediler ki... Open Subtitles أخبروني بأنهم سيفكرون بإعادة إدخالي إلى الكنيسة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more