"deep blue" - Translation from Turkish to Arabic

    • ديب بلو
        
    45 yıl sonra 1997 yılında, Deep Blue satrançta Kasparov'u yendi. TED ثم بعد 45 سنة، في عام 1997، هزم ديب بلو كاسباروف في لعبة الشطرنج.
    John Henry'den sonraki en ünlü insan-makine kapışmasında iki maç yaptım. İkisi de IBM süper bilgisayarı Deep Blue'ya karşıydı. TED في أشهر نزال للإنسان ضد الآلة منذ نزال جون هنري، خُضت مباراتين ضد الحاسوب الخارق لشركة آي بي إم المسمى ديب بلو.
    Everest Dağı bendim ve Deep Blue zirveye ulaşmıştı. TED كنت كجبل إيفرست، وبلغ الحاسوب ديب بلو القمة.
    Oysa elde edilen sonuca bakıldığında büyük usta seviyesindeki satranç oyunlarında Deep Blue zekiydi. TED بالرغم من تعريف الناتج، مستوى سادة الشطرنج، كان ديب بلو ذكيًا.
    Ama dakikada 200 milyon hamle hesaplayabilen inanılmaz hızına rağmen Deep Blue'nun yöntemi insan zekâsının merak edilen gizemlerini kavramamıza pek yardımcı olamadı. TED لكن حتى مع السرعة المذهلة، 200 مليون موضع في الثانية، قدمت طريقة ديب بلو قليلًا من البصيرة المرجوة للغز الذكاء البشري.
    Sonra Deep Blue'nun karşısında satranç tahtasının başına geçtim. TED ومن ثم جلست في الجانب الآخر لرقعة الشطرنج في مواجهة ديب بلو.
    Bunlar insani endişeler, insani korkulardı ve emin olduğum bir şey vardı. O da rakibim Deep Blue'nun böyle kaygıları olmadığıydı. TED كانت هناك شكوك ومخاوف بشرية والشيء الوحيد الذي تأكدت منه هو أن غريمي ديب بلو لم يكن لديه مثل هذه الشكوك إطلاقًا.
    Yaralarımı yalarken, Deep Blue'ya karşı giriştiğim mücadeleden ilham alarak çıkmıştım. TED خلال فترة التعافي من هزيمتي، جاءني الكثير من الإلهام من معاركي ضد ديب بلو.
    "Deep Blue" adlı bir projede sevgi ve tasarım ile ilgili bir şeyi fark ettim. TED لقد اكتشفت شيئاً عن الحب و التصميم بفضل مشروع كان اسمه ديب بلو.
    Ve bence IBM Deep Blue bu salonda kimle oynarsa oynasın her seferinde kazanırdı. TED واعتقد انه اذا لعب حاسوب شركة آي بي إم "ديب بلو" ضدّ أيّ شخص في هذه الغرفة، فسيكون الفائز في كل مرة.
    1997'de olan ilk karşılaşmayı Garry Kasparov Deep Blue isimli makineye karşı kaybetti. TED الأولى حدثت عام 1997 حيثُ خسر غاري كاسباروف الإنسان أمام ديب بلو - آلة.
    Deep Blue dünyanın en iyi satranç şampiyonunu yendiğinde, herkes satrancın sonu geldiğini düşündü. TED عندما تغلب "ديب بلو" على بطل العالم في الشطرنج، اعتقد الناس أنها نهاية الشطرنج.
    Deep Blue galip gelmişti. Zeki miydi peki? TED كان ديب بلو منتصرًا، لكن هل كان ذكيا؟
    Deep Blue ile 1996 yılının Şubat ayında tanıştım. O sırada 10 yıldan fazladır dünya şampiyonuydum. 182 dünya şampiyonluğu maçı oynamıştım. Farklı müsabakalarda dünyanın en iyi oyuncularıyla yüzlerce maç yapmıştım. TED عندما قابلت ديب بلو لأول مرة في فبراير عام 1996، كنت بطل العالم حينها لأكثر من 10 سنين، وقد لعبت 182 مباراة في بطولة العالم ومئات المباريات ضد كبار اللاعبين في منافسات أخرى.
    Bugün bile, son model cep telefonunun içindeki ücretsiz satranç uygulaması dahi Deep Blue'dan daha güçlüyken insanlar hâlâ satranç oynuyor, hem de eskisinden de fazla. TED وحتى اليوم، عندما يكون تطبيق مجاني للشطرنج على أحدث الهواتف المحمولة أقوى من ديب بلو لا يزال الناس يلعبون الشطرنج، وحتى أكثر من ذي قبل.
    ama Rusların hakimiyetini bozacak olan oyuncu, başka bir ülkenin vatandaşı değil ancak Deep Blue isimli bir bilgisayar sistemi oldu. TED لكن اللاعب الذي أحبط حقاً الهيمنة الروسية لم يكن مواطناً في بلد آخر لكن حاسوب IBM يسمى ديب بلو.
    Satranç oynayan bilgisayarlar, zaten onlarca yıldır vardı ama Deep Blue'nun 1997 yılında Gary Kasparov karşısındaki zaferi bir makinenin, bir şampiyonu ilk kez yenmesiydi. TED ظهرت أجهزة حاسوب للعب الشطرنج لعقود، لكن فوز ديب بلو على غاري كاسباروف في عام 1997 كانت المرة الأولى تهزم فيها آلة بطل حقيقي.
    Yani, bu proje, Deep Blue, ekibimle aramda bağlantı kurdu bu hiç ummadığım bir şeydi ve bunu size aktarmak istiyorum, çünkü bunu ilişkilerinize yansıtmanızı, dahası uyarlamanızı istiyorum. TED حسناً, هذا المشروع, ديب بلو, وضعني على اتصال بفريقي بطريقة لم أعهدها من قبل, و أود أن أنقل تجربتي إليكم, لأنني أريد أن تطبقوا هذا الشيء, ربما في علاقاتكم الإجتماعية.
    Eğer Gary Kasparov burada olsaydı, hapiste olmadığı zaman, ve IBM Deep Blue'ya karşı oynasaydı, IBM Deep Blue zaman zaman kazanırdı. TED إذا وضعت غاري كاسباروف هنا، إذا لم يكن في السجن، في مقابل حاسوب شركة آي بي إم "ديب بلو"، فإن الجواب هو أنّ حاسوب شركة آي بي إم "ديب بلو" سيفوز في بعض الأحيان.
    Yeni makine çağı, 15 yıl önceye kadar dayandırılabilir, dünya satranç şampiyonu, Gary Kasparov Deep Blue süper bilgisayarıyla oynadığı zamana. TED العصر الجديد للجهاز يمكن ان يؤرخ بيوم قبل 15 عاماً عندما غاري كاسباروف، بطل الشطرنج في العالم، لعب مع "ديب بلو"، حاسوب عملاق.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more