Kalıntılar Galler yakınında güney İngiltere'deki bir arkeolojik kazıda bulundular. | Open Subtitles | لقد عُثر على البقايا في موقع أثري جنوب إنكلترا قرب مدينة وولز |
Derati'deki bir kazıda çalışmışsınız. | Open Subtitles | لقد عملت في موقع الحفريات |
Wapping'deki bir inşaat alanında bir helikopter var. | Open Subtitles | توجد طائرة مروحية، في موقع "ويبنغ". |
Alvarado, Westlake'deki bir araba pazarına gideceğiz. | Open Subtitles | سنتوجه إلى ورشة سيارات في ألفارادو و يستليك. |
Üç gece sonra Daly City'deki bir parkta başka bir kız daha boğazlanarak öldürüldü. | Open Subtitles | ... بعد 3 ليالٍ ... " في موقف سيارات في مدينة " ديلاي فتاة أخرى تم خنقها |
İki kişi Las Flores'deki bir tamirhaneden kaçırılmış. Gerçekten mi? | Open Subtitles | اختفى شخصين من ورشة سيارات في (لاس فلوريس) |
Pakistan, Karaçi'deki bir bombalı araç eylemi için iadeni istedi bile. | Open Subtitles | لقد طلبنا نقلك بصورة استثنائية من باكستان بتهمة تفجير سيارة في كراتشي |
Pakistan, Karaçi'deki bir bombalı araç eylemi için iadeni istedi bile. | Open Subtitles | لقد طلبنا نقلك بصورة استثنائية من باكستان بتهمة تفجير سيارة في كراتشي |
Ondan hemen sonra ise, BuzzFeed'deki bir muhabir 81,000 takipçisine tweet attı. | Open Subtitles | بعد لحظات , يقوم مراسل في موقع (بازفيد) بأرسال تغريدة إلى متابعيه الـ81,000 |
BuzzFeed'deki bir muhabirin 81,000 takipçisi mi varmış? | Open Subtitles | مراسل في موقع (بازفيد) لديه 81,000 متابع ؟ |
Görünüşe göre Queens'deki bir durakta aradığımızla eşleşen türde bir araç var. | Open Subtitles | يبدو أننا حصلنا على سجل في أسطول سيارات في (كوينز) |