Ama ısrar edersen, kafana bir delik açmak zorunda kalacağım. | Open Subtitles | ولكن اذا كنت تصر انا سوف أضع ثقب في رأسك |
Ve trepanasyon, basitçe kafatasında sadece bir delik açmak demektir. | TED | وهذا الإجراء ببساطة هو إحداث ثقب داخل الجمجمة |
Abimize sağlam bir delik açmak istedi galiba. | Open Subtitles | بل أرادت عيار 38. أرادت صُنع ثقب في مُرادها. |
İçerisinde havalandırmada delik açmak için gerekenlerin hepsi mevcut. | Open Subtitles | في الداخل تجد كل الأدوات اللازمة لاختراق طريقك من فتحة التهوية |
Bunun birinin boğazında delik açmak için kolay bir yol olduğunu düşündüm. | Open Subtitles | طريقة سهلة لجعل أحدهم يفتح فتحة في حلقها |
Bu öyle bir görüntü ki, retinalarımı yakmak kafatasıma bir delik açmak ve böylece beynimin sırtımdan akmasını istiyorum, anlıyor musun? | Open Subtitles | المنظر الذي لو سمحت له يحترق داخل شبكية العين سوف يصنع ثقبا داخل جمجمتي ودماغي سوف يذوب على عنقي |
Hakkında hiçbir şey bilmediğiniz bir adamın kafasında delik açmak üzeresiniz. | Open Subtitles | كنت على وشك فتح حفرة في رأس رجل لا تعرفين عنه شيئاً |
Diğer boyuta bir delik açmak hiç yaşanmaması gereken bir faciaydı. | Open Subtitles | صنع ثقب فى بعد آخر هو مأساة لم ينبغى أن تحدث أبداً |
Yapacağın şey, maç daha başlamadan çok önce, cebinde küçük bir delik açmak. | Open Subtitles | ما عليك فعله هو، قبل المباراة أن تبدأ، قمت بقص ثقب صغير في جيبك. |
Bir delik açmak ya da hidroliklere zarar verecek kadar güçlü değil. | Open Subtitles | لم يكن قوياً بما يكفى لعمل ثقب بالمركبة أو لإتلاف الأنظمة الهيدروليكية لكنه كان قوياً بما يكفى للقتل |
Çok boyutlu uzayın içine ekstra boyutlu bir delik açmak. | Open Subtitles | أنَّ إضافة ثقب متخطٍّ للأبعاد في فَضاء متعدد الأبعاد هي فكرة جيدة. |
Başına delik açmak bir nükleer reaktörü delmek gibi bir şey olur. | Open Subtitles | إحداث ثقب برأسها سيكون بمثابة إحداث تسريب بمفاعل نووي. |
İnsanlara delik açmak bütün cevapların olamaz. | Open Subtitles | فتح ثقب في الناس لا يمكن أن يكون اجابتكِ على كل سؤال |
Heysem, herhangi bir görüntüyü oluşturmanın anahtarının -ister gözden bahsediyor olun, ister karanlık oda kamerasından- aksi halde karanlık bir oda olacak yere girebilen ışığı kısıtlayan küçük bir delik açmak olduğunu buldu. | Open Subtitles | إكتشفَ الحسن أن المفتاح لتكوين أي صورة سواءاً أكنت تتحدث عن عين أو كاميرا مُظلمة هو فتحة صغيرة لتحديد الضوء الذي يستطيع دخول |
Senin kulak dediğin bu sarkık parçada başka bir... delik açmak zorunda kalmadan önce. | Open Subtitles | قبل أن أصنع فتحة أخرى أكبرفىأذنك. |
Bir şeye delik açmak istiyorsan, patlama basıncını duvara verecek ağır bir şeyler kullanırsın, yoksa sadece ufak bir delik oluşur. | Open Subtitles | إذا أردت فتح فتحة في شيء ما فستحتاج إلى شيء ثقيل يضغط... المتفجرات التي على الجدار، وإلا لن تتمكن إلا على ثقب صغير |
Bir şeye gerçekten bir delik açmak istediğinde daha az saçılır. | Open Subtitles | انه مخيف حقا يحدث فتحة كبيرة عند الضرب |
Heysem, herhangi bir görüntüyü oluşturmanın anahtarının -ister gözden bahsediyor olun, ister karanlık oda kamerasından- aksi halde karanlık bir oda olacak yere girebilen ışığı kısıtlayan küçük bir delik açmak olduğunu buldu. | Open Subtitles | إستنتج إبن الهيثم أن مفتاح تكوين أي صورة سواء إن كنت تتكلم عن العين أو عن الكاميرا المظلمة هو فتحة صغيرة لتقوم بحصر الضوء الداخل |
Öncelikle yapacağımız şey tepesinde bir delik açmak. | Open Subtitles | إذا ماذا سنفعل أولا , نصنع فتحة بالأعلى . |
Küçük mor ceketine ateşten bir delik açmak için yeterli gücüm var ama. | Open Subtitles | لدي قوى كافية لاصنع ثقبا في سترتك الارجوانية هناك. |
Ona bir şeyleri kapatmasını söyledim, ...ama o "zaman ve uzay sürekliliğinde bir delik açmak istemem" gibisinden bir şeyler geveledi. | Open Subtitles | لكنه قال : "لا أريد أن أحدث ثقبا في متصل الزمان و المكان" |
Sonra kapıda delik açmak için patlatacağım. | Open Subtitles | وبعدها سأستخدمهم لكي أعمل حفرة في الباب. |