L.A.'den birini gönderdiklerini duyduğumda panikledim. | Open Subtitles | عندما سمعت أنهم أحضروا شخصا من لوس أنجيلوس, شعرت بالفزع |
CIA'den birini bekliyorduk, FBI'dan değil. | Open Subtitles | كنّا ننتظر شخصا من الإستخبارات المركزية، وليس المباحث الفيدرالية. |
O, PWD'den birini kaçıracağım dediği zaman... | Open Subtitles | عندما قال انه سيختطف شخصا ... من اداره الاعمال العامه |
Senin yerine Bölge'den birini ayarlayayım. | Open Subtitles | سأجعل أحداً من "المقاطعة" يعفيك من منصبك |
Bud, D.C.'nin ilk kuralı L.A.'den birini işe almamaktır. | Open Subtitles | بد), أول قاعدة في واشنطن) هي ألّا توظف أحداً من لوس انجلوس |
Rhinebeck'den birini tanıdığını söyledi. | Open Subtitles | قال أنه كان يعرف أحداً من (راينباك) |