| Ama şimdi federal denetlemesi var. | Open Subtitles | لكن كما ترى , هنالك تدقيق حسابات الآن من قبل الشرطة |
| Protokollerin çoğu kurum içi personel tarafından tamamlanır ama sistem denetlemesi dışarıdan gelen siber güvenlik danışman timi tarafından yapılır. | Open Subtitles | يتم الانتهاء من معظم البروتوكولات من قبل موظفين المكان لكن تدقيق النظام يتم ذلك عن طريق فريق من الخبراء الاستشاريين في الأمن السيبراني من الخارج |
| Keşke kalabilseydim hayatım ama Davis denetlemesi var yine. | Open Subtitles | أتمنى لو أستطيع البقاء حبيبتي، لكنه تدقيق (دافيز) مجدداً |
| Sonra bir gün, GUB onu projeden alıp tasarımlarımı denetlemesi için yeni bir çalışma grubu oluşturdu. | Open Subtitles | ثم ، فى يوم ما ، قام البنك بإزالته من المشروع وكونوا لجنة عمل جديدة للإشراف على تصاميمى. |
| Para işlemlerini denetlemesi için orada bir adama ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا سنحتاج رجل على بقعة للإشراف على عمليات المال. |
| Roger, bölümündeki brokerları denetlemesi için görevlendirilmişti. Her şey böyle başladı. | Open Subtitles | لقد كُلف (روجر) بمراجعة حسابات السماسرة في قسمه |
| Roger, bölümündeki brokerları denetlemesi için görevlendirilmişti. | Open Subtitles | لقد كُلف (روجر) بمراجعة حسابات السماسرة بقسمه |
| Ron, bu devletin yaptığı bir vergi denetlemesi. | Open Subtitles | هذه تدقيق ضرائب فيدرالي |
| Keşke kalabilseydim hayatım ama Davis denetlemesi var yine. | Open Subtitles | أتمنى لو أستطيع البقاء حبيبتي، لكنه تدقيق (دافيز) مجدداً |
| Soruşturmayı denetlemesi için bir dış makamın varlığı sağlamak hem tedbirli hem de gerekli bir adım olacaktır. | Open Subtitles | و احضار وكالة خارجية للإشراف على التحقيق في خطوه نشعر انها ضرورية وحكيمة |
| Gemma'nın o binanın yapımını denetlemesi ve tasarlaması iki yılını aldı. | Open Subtitles | لقد قضت (جيما) أكثر من عامين للإشراف على تشييد المبنى وتصميمه. |
| Roger, bölümündeki brokerları denetlemesi için görevlendirilmişti. | Open Subtitles | لقد كُلف (روجر) بمراجعة حسابات السماسرة في قسمه |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 