"denizaltıdaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • الغواصة
        
    • في الغوّاصة
        
    • الغواصه
        
    Bu denizaltıdaki herkes şu an tek bir şey düşünüyor: "Bir kez daha tuvalete gitse miydim?" TED جميع من هم في الغواصة يفكرون بشيء واحد الآن: هل كان يجب أن أذهب للحمام مرة أخرى بعد؟
    Bizimle seyire çıkacak ve denizaltıdaki yaşamın hakkında bir rapor hazırlayacak. Open Subtitles سيبحر معناً , وسيكتب مقال عن حقيقة الحياة داخل الغواصة
    O zaman denizaltıdaki plütonyumu kullanarak Orm çalıştırmış olmalı. Open Subtitles ثم يجب أن يكون مكتب إدارة السجلات، باستخدام البلوتونيوم من الغواصة.
    En az altı silahlı adamı var. denizaltıdaki personeli saymıyorum. Open Subtitles أحصيتُ على الأقلّ ستّةً من مرافقيه دون ذكر الطاقم في الغوّاصة
    denizaltıdaki bomba. Open Subtitles القنبلة في الغوّاصة... .
    Belki de ölümünün denizaltıdaki sistemle alakası yoktur. Open Subtitles اتعلم, ربما يكون موته ليس لديه اي امرٍ بنظام الخداع في الغواصه.
    Bu denizaltıdaki tüm kadın ve erkekleri şu balıkadam gösterinle risk altına soktun, asker. Open Subtitles أيها الجندي ، لقد عرّضت كل رجل وامرأة على هذه الغواصة للخطر بحركة الضفدع البشري هذه
    Benim resimlerimi denizaltıdaki resimlerle mi değiştirdin? Open Subtitles هل قمت بتبديل رسوماتي بالرسومات الموجودة في الغواصة ؟
    denizaltıdaki adam komutandı, değil mi? Open Subtitles قال إن الرجل في الغواصة كان القائد صحيح؟
    Yani denizaltıdaki adam sana mı benziyordu? Open Subtitles إذا فالرجل في الغواصة كان يشبهكَ
    denizaltıdaki. Onu çaldın. Open Subtitles من الغواصة, انت سرقته.
    Prototip, denizaltıdaki hemen her ana sisteme bağlı. Open Subtitles النموذج مرتبط بكل تفصيل صغير بهذه الغواصة{\pos(190,230)}
    - denizaltıdaki gibi, Bay Wayne. Open Subtitles (الغواصة سيد (وين
    Kilit mekanizması denizaltıdaki su geçirmez kapılara benziyor. Open Subtitles يبدو كاليه قفل لباب مانع للماء كمانع الغواصه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more