"denizanası" - Translation from Turkish to Arabic

    • قنديل بحر
        
    • القناديل
        
    • قنديل البحر
        
    • كقنديل بحر
        
    • قنديلُ بحر
        
    • قناديل البحر
        
    Koruyucu şapka olarak takacağı bir denizanası bulduğu için memnun. Open Subtitles هو سعيد لإيجاد قنديل بحر الذى يقرر إرتدائه كقبعة وقائية
    Okyanusta o kadar uzun süre kaldım ki, babafingoda denizanası ısırıkları var. Open Subtitles كنتُ في المحيط لمدّة طويلة، ولدغني قنديل بحر في عضوي
    Bu adam için yüzüme denizanası bile yerim. Open Subtitles كنت لأضع قنديل بحر في وجهي من اجل هذا الرجل
    Zehirli denizanası toplar ve onlara şarkı söylerdim. TED اعتدت التقاط القناديل اللاسعة ذات السم القاتل والغناء لهم.
    Giriş yaparak denizanası sahnesini oynattım. TED استعرضت مقدمتي، وعرضت مقطع قنديل البحر.
    Belirli aralıklarla farklılaşmamış protoplazma hâlinin kütlesine dönebilen bu denizanası değilsen gerçek olmaz. Open Subtitles فقط إن كنت قنديل بحر و الذي دوريا يعود إلى حالة بلازما غير متمايزة
    Ama içlerinden biri benim en iyi arkadaşım o yüzden eğer Bobby Cobb dev bir katil denizanası gördüm diyorsa, görmüştür. Open Subtitles لكن واحد فقط هو صديقي المُقرب لذا إن قال بوبي كوب أنه رأى قنديل بحر عملاق قاتل إذا فقد رآه
    Ezilmiş hissettim kendimi, denizanası sıkar gibi... Open Subtitles شعرت بنفسي اعتصر، مثل قنديل بحر.
    Onlar Vietnam denizanası. Open Subtitles إنهم ليسو قنديل بحر إنهم فياكون ماداوير
    Torunlarımı St. Barts'a şnorkelle yüzmeye götürmüştüm. denizanası daladı. Open Subtitles أخذت أحفادي للغوص ولسعني قنديل بحر
    Ve denizanası ile gökkuşağı denizkızı olduğunu söyledi. Open Subtitles وقالت أنه قنديل بحر وحورية ملونة.
    Dev bir katil denizanası var orada. Open Subtitles هناك قنديل بحر عملاق قاتل هناك
    Orada dev bir katil denizanası var, direkt gözlerimin içine baktı ve o zaman yaptığı bütün katliamları gördüm! Open Subtitles هناك قنديل بحر عملاق قاتل هناك , نظر إلي في عيني ! ولم أرى إلا قاتل
    denizanası ormanıyla savaşıyor. Open Subtitles لقدد دخل فى عراك فى غابه القناديل
    Okyanusta sürüklenerek geçen bir hayat yalnızlık manasına gelebilir ama bu denizanası için değil. Open Subtitles الحياة المنقضية بالإنجراف في المحيط المفتوحقدتكونانعزالية... ... لكن ليس لتلك القناديل.
    - Hayır, denizanası, denizanası, denizanası, hayır! Open Subtitles - لا، القناديل في البحر. ، القناديل، لا!
    Biz de gelişmiş bir kamera yaptık, bir nevi elektronik denizanası yapmak istedik. TED تجعل الكاميرا المكثفة، تريد ان تصنع قنديل البحر الالكتروني هذا.
    Ve kalan tek balık çitliği ve ticari balık çiftliği, daha önce karideslerin olduğu yerde bir denizanası çifliği. TED ويبقى الصيد الوحيد وصيد السمك التجاري هو صيد قنديل البحر نرى في اليمين , حيث كان يوجد الروبيان
    Hatta Newfoundland'da bile bir zamanlar morina yakaladığımız yerde bile bir denizanası çiftliği var. TED وحتى في نيو فاوندلاند حيث اعتدنا على صيد سمك القد نحن الان نصيد قنديل البحر
    Pis kırmızı mercanlardan var. denizanası gibi yakıyor. Open Subtitles وهناك بعض من الشعاب المرجانية اللعينة تلسع كقنديل بحر
    - denizanası. Open Subtitles - قنديلُ بحر -
    Derin sular dışında yaşamayan bir sürü denizanası çeşidi vardır. Open Subtitles هناك أشكال متنوعة جدا من قناديل البحر التي لا تعيش في أي مكان آخر .إلا هنا في بحر الأعماق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more