Bu şekiller, sayfada kalmak için değil deride kalmak için. | Open Subtitles | هذه الرسوم ليست من اجل الكتاب انها ترسم على الجلد |
Bu şekiller, sayfada kalmak için değil deride kalmak için. | Open Subtitles | هذه الرسوم ليست من اجل الكتاب انها ترسم على الجلد |
İyi ki bu var çünkü avuç içine iki elektrot koyarak deride terleme sonucu oluşan direnç değişikliğini ölçebiliriz. | TED | وهذا من حسن الحظ، لأننا نستطيع أن نضع قطبين كهربائيين على راحة يدك وقياس التغير في مقاومة الجلد الناتجة عن التعرق. |
Bazen vadi hummasının belirtileri olarak deride iltahaplanmalar görülebilir | Open Subtitles | في بعض حالات حمى الوادي آفات القيح الجلدي تظهر |
Kurban, "Ichthyosis" hastasıymış; doğuştan olan, dış deride pul pul dökülmelerin görüldüğü bir tür deri hastalığı. | Open Subtitles | -كما تضح من الصوره جفاف حاد بالجلد |
Testosteron, deride yağ üretimini artıran bir diğer hormondur. | TED | التستوستيرون هو هرمون آخر يزيد إنتاج الزيوت في الجلد. |
Bıçak içeri kolayca girmiş deride, yaraya paralel bir morluk bırakmış. | Open Subtitles | دخل النصل بسلاسة ترك كدمة صغيرة مباشرة على الجلد |
Gastroinstestinal kanama, deride yaralar, ağız ve burunda kanamalar ortaya çıkacak. | Open Subtitles | ستبدأ في النزيف المعوى تقشر الجلد ونزيف من الانف والفم |
-Isırığa benzer yaralar, üşüme, ateş, başağrısı, deride siyah lekelerle birlikte... | Open Subtitles | نتؤات شبيهة بآثار العض على الجلد وحمى وصداع ورجفات ، مع ظهور بقع سوداء على الجلد |
deride ve muhtemelen diğer organlarda kanama belirtileri. | Open Subtitles | مما يشير إلى نزف في الجلد وربما أعضاء أخرى |
Bir şey daha var burada. deride yuvarlak bir iz bırakmış. | Open Subtitles | يبدو أنّه يوجد شيء آخر هنا، إنّه يحدث تجعداً دائرياً في الجلد. |
Lezyonlar kalpte ortaya çıkabilir bazen de böbreklerde, ama deride daima vardır. | Open Subtitles | يمكن أن تظهر الآفات بالقلب وأحياناً بالكلى ولكن دائماً على الجلد |
Erimiş mum deride çürüyen yerleri kapatıyor, parfüm de kokuyu engelliyor. | Open Subtitles | الشمع يغطى تحلل الجلد العطور تزيل الرائحة |
Kırmızı lekeli dil deride soyulma, gözlerde kızarıklık... | Open Subtitles | لسان الفراولة، وتقشر الجلد والأعين الحمراء |
Ok deride ufacık bir delik açıyor ve balina nerdeyse hissetmiyor bile ama bilim adamları ihtiyaçları olan örneği aldılar. | Open Subtitles | ضربة الطلقه في الجلد وبالكاد ان يشعر الحوت بشيئاً والعلماء وجدو العينه التي يحتاجونها |
Sadece size uymayan bir deride tutsaksınız. | Open Subtitles | كنت مجرد المحاصرين في الجلد التي لا يصلح لك. |
Açıklanamayan ağrıların ateşin ve deride kızarıklığın en olası nedeni enfeksiyon hastalıkları ve parazitlerdir. | Open Subtitles | الأمراض المعدية و الآفات علي الأرجح سبب الألم الغير مفسر الحمي و الطفح الجلدي |
Açıklanamayan ağrıların ateşin ve deride kızarıklığın en olası nedeni enfeksiyon hastalıkları ve parazitlerdir. | Open Subtitles | الأمراض المعدية و الآفات علي الأرجح سبب الألم الغير مفسر الحمي و الطفح الجلدي |
Bay Young'taki tanımlayamadığım madde aslında deride üretilen bir tür zehir konsantrasyonuydu. | Open Subtitles | المادة التي لم أستطع التعرف عليها على السيد (يانغ)، كانت تركيزاً للسم المنتج بالجلد. |
deride sinyalci molekül işi görürler. | Open Subtitles | تتصرف كخلايا متواصلة بالجلد. |
Peki eğer dövme deride yaşam boyu kalacak şekilde yapılıyorsa, onu silmenin bir yolu olabilir mi? | TED | لكن إذا كانت الوشوم تبقى في جلدك طيلة الحياة ، فهل هناك طريقة لإزالتها ؟ |