Diğer yandan, genç erkek kardeşi, eşgüdümsel bir çift dil bilen olabilir, iki kavram setiyle çalışarak, evde ve arkadaşlarıyla İspanyolca konuşmaya devam ederken, okulda İngilizce öğrenebilir. | TED | أخوها المراهق، من جهةٍ أُخرى، قد يكون ثنائيّ لغة منظّم، يعمل بمجموعتين من المفاهيم، تعلّم الإنجليزيّة في المدرسة، بينما يستمر في التحدُّث الإسبانيّة في المنزل ومع الأصدقاء |
Bu insanların duygularının önemsenmemiş, ihmal edilmiş ya da yanlış anlaşılmış hatta bir düğmeye basılmış gibi etrafındaki herkes devam ederken hayatları hızlandırılmış hissetmesini sağlar. | TED | وستجعل المصابين يشعرون بالنقص، والتهميش، وسوء الفهم، كما لو أن أحدهم ضغط زر الإيقاف على حياتهم بينما يستمر باقي العالم بالمضي من حولهم. |
Bilimadamları, uykunun arkasındaki canlandırıcı mekanizmayı araştırmaya devam ederken, bir şeyden emin olabiliriz ki; sağlığımızı ve aklımızı kaybetmek istemiyorsak, kendimizi uykunun tatlı kollarına bırakmalıyız. | TED | بينما يستمر العلماء في اكتشاف الآليات الترميمية للنوم يمكننا أن نؤكد أن النوم في كل الأحوال ضرورة إذا كنا نرغب في الحفاظ على صحتنا وسلامة عقولنا. |
Kanguru onu küçümsemeye devam ederken. | Open Subtitles | إذاً , بينما كانت الكنغر واقفة تهزأ و تسخر |
Reklam gelirleri düşmeye devam ederken haber alanı da küçülüyor. | Open Subtitles | مساحة الأخبار تضيق مع استمرار تناقص قيمة الإعلانات |
Bu bilinmeyen karakter, manevralarına devam ederken rakunların öfkesi, zaferlerini çalan adama patlamıştı. | Open Subtitles | بينما كان هذا الرجل المجهول يواصل تحاوره الراكون كان ينفجرون من الغضب لهذا الرجل الذي سرق بريقهم |
dünyanın geri kalanı aynen devam ederken bizim zamanımızın yavaşlaması. | Open Subtitles | بينما يستمر باقي العالم في طريقه |
Bazıları büyük platonik aşklarının peşinde koşmaya devam ederken diğerleri bir şekilde tamamen kazıklandıklarını düşünmeden edemezler. | Open Subtitles | بينما يستمر البعض في الشوق... . لعلاقات الحب العظيمة من طرفٍ واحد. |
Onları halka açık bir şekilde kızdırmaya devam ederken. | Open Subtitles | بينما يستمر في إستفزازهم علانيةً |
Polis ile öldürülen siyahi gencin babası arasındaki gerginlik devam ederken... | Open Subtitles | بينما يستمر التوتر بالتصاعد في المواجهة بين الشرطة و والد المراهق الأسود المقتول (براندون باركر)، |
General Tshombe, BM ile oyun oynamaya devam ederken... ölüm cezasina çarptirilmis olarak hapiste bekledik. | Open Subtitles | بينما يستمر الجنرال (تشومبي) في ممارسة الألعاب السياسية مع الأمم المتحدة جلسنا في السجن و قد حكم علينا بالموت، و إنتظرنا |
Kanguru onu küçümsemeye devam ederken. | Open Subtitles | إذاً , بينما كانت الكنغر واقفة تهزأ و تسخر |
Ama çok fazla içtiler ve Tina'nın midesi bozuldu, bir arkadaşı içeride dansa devam ederken, diğeri yardım etmek için Tina'ya birlikte dışarı çıktı. | Open Subtitles | لكنهن شربن الكثير و تقيأت تينا لذا بينما كانت أحد الصديقات ترقص بالداخل الاخرى ذهبت للخارج لتمسك شعر تينا |
Tuvalet hikayeleri okulu kasıp kavurmaya devam ederken. | Open Subtitles | بينما كانت حكايات أكثر عن الحمام تنتشر في المدرسة, |
SAVAŞ devam ederken, İNSAN DİRENİŞİNİN LİDERLERİ, UMUTSUZLUĞA KAPILDILAR. | Open Subtitles | ومع استمرار اشتعال الحرب أصيب قادة المقاومة البشرية باليأس |
Hala kontratım devam ederken bu olay cereyan ettiği için şanslısın. | Open Subtitles | أنت رجل محظوظ. حصل ذلك في ظل استمرار عقدي معك. |
Hava saldırıları devam ederken Libyalılar, Muhammer Kaddafi'nin 42 yıllık tiranlığına son verdi. | Open Subtitles | ومع استمرار الحملة الجوية ، الشعب الليبي وعن طريق العنف خلع الرئيس معمر القذافي بعد 42 عام من الحكم الأستبدادي |
Astronomlar, yabancı Güneş sistemleri araştırmaya devam ederken Dünya benzeri bir gezegeni bulmaya yaklaşıyorlar. | Open Subtitles | بينما يواصل علماء الفلك التدقيق في المجموعات الشمسية الغريبة فإنهم يتقدمون أكثر فأكثر نحو إيجاد كواكب شبيهة بالأرض |
Commodus eğitimine devam ederken Senato üyeleri imparatorun planlarına son vermenin bir yolunu arıyordu. | Open Subtitles | بينما كان كومودوس يواصل تدريباته كان اعضاء مجلس الشيوخ يسعون إلى وضع نهاية لخطة الامبراطور |
Hastalık savaşçıları tıpta keşiflerine devam ederken bulguları, topluma gerekli olan sosyolojik değişimi sağlayabilir. | Open Subtitles | بينما يواصل مقاتلو المرض استكشافاتهم في أسباب طبية , النتائج التي توصلوا إليها قد بإعلان السوسيولوجية التغيير داخل المجتمع أمر ضروري . |