"deydi" - Translation from Turkish to Arabic

    • كان في
        
    • كانت في
        
    • كانت فى
        
    • أشفورت
        
    O -- aa -- 2005'deydi. Daha idealisttim o zaman. Open Subtitles هذا كان في 2005 كان مثالي اكثر عندما كنت اصغر
    Son müşterisi 11 deydi. Gece yarısı ayrılacaktı. Open Subtitles زبونها الأخير كان في الساعة 11 كانت لتغادر في منتصف الليل
    Kaset eski DeathWatch üyesi Dustin Emil'deydi. Open Subtitles على ما يبدو، الشريط كان في حوزة المراقب السابق داستين أميل رايت
    Yee İngiltere'deydi, ancak geri dönmek için çok ısrar etti. Open Subtitles عمتك الثالثة عشر كانت في بريطانيا لكنها مصرة على الرجوع للصين
    İlk seferi 1982'deydi, sahte bir intihar sahneledi ve kendisini terk etmeye niyetlenen ilk karısı Marie McCullough'u öldürdü. Open Subtitles المرة الأولى كانت في 1982 عندما زيف حقيقة إنتحاره من زوجته الأولى ماري ماكلوف الذي كان من الصعب محاولة تركه
    ZAMAN SORUNU SG-10, olağan bir araştırma görevi için P3W-451'deydi. Open Subtitles الوحدة 10 كانت فى مهمة روتينية لأستكشاف القطاع بى 3
    Madem durum bu, o halde Ashlyn ve Ashley'den sonra sıra Frankie'deydi. Open Subtitles حسناً إذا هذا الأمر هو ذلك إذاً فإن (فرانكي) كان يطارد (أشفورت) و (آشلي)
    Tamam, iki saat önce şu acil'deydi. Open Subtitles إذن هو كان في إحدى عيادات الطوارئ من حوالي ساعتين
    Kuzey Atlantik sahillerinde bu büyüklükte sadece 2 tane köpekbalığı yakalandı, ve sonuncusu 92'deydi. Open Subtitles من أي وقت مضى تم القبض اثنين فقط من أسماك القرش من هذا الحجم على ساحل شمال الأطلسي، وآخر واحد كان في '92.
    Temmuzda Felluce'deydi. Mendocino ve Shirley'le birlikte. Open Subtitles لقد كان في الفلوجة في يوليو لقد كان مع ميندوكينو و شيرلي
    Umarım artık öğrenmişsinizdir ilk mağazamız 7. Cadde'deydi. Open Subtitles كما آمل ان تكون على دراية الآن, متجرنا الأصلي كان في شارع السابع
    Nereyi arayacağını bile bilmiyorsun. Babam daha geçen hafta Çin'deydi. Open Subtitles وفي الاسبوع الماضي ، كان في الصين هذا الأسبوع ، أنا لا أعرف أين هو
    Gündoğumu 05:47'deydi, yani ölüm zamanını bulmaya yaklaştık. Open Subtitles شروق الشمس كان في الساعة5: 47صباحا ً لذا إقتربنا من من تحديد وقت الوفاة
    Son duyduğumda Pekin'deydi ama üzerinden aylar geçti. Open Subtitles آخر ما سمعت , انه كان في بكين لكن ذلك كان قبل اشهر من الآن
    Neden hâlâ onu giyiyorsun? Cadılar Bayramı Ekim'deydi, Britney Spears! Open Subtitles لماذا لا زلت ترتدي زي الهلوين كان في شهر اكتوبر برتني سبيرز
    Sanırım E.R.'deydi fakat, Doktor Bailey onu taşıdı. Open Subtitles لقد كان في غرفة الطوارئ أعتقد أن الدكتور بيلي نقله.
    Mantıklı, parçacık hızlandırıcı patladığında Central City'deydi. Open Subtitles هذا صحيح، كانت في مدينة سنترال حين انفجر مسرع الجزيئات.
    Son idam 38'deydi. Ağacı tutukluları ikaz etmek için bıraktılar. Open Subtitles آخر عملية شنق كانت في عام 1938 وتركوا الشجرة لإخافة السجناء
    Annem pilot olduğu için o gün Miami'deydi. Open Subtitles أمي كانت في ميامي لأنها تعمل .طيارة في الخطوط الجوية
    Son trombosit transfüzyonum Mayıs 18'deydi. Open Subtitles آخر عملية نقل للصفائح كانت في الثامن عشر من شهر مايو.
    Helen, Enderby'deydi. Richard'ın eşyalarına bakmasını istemiştim. Open Subtitles (هيلين) كانت فى (ايندربى) (سألتها لتبقى لتفحص حاجيات (ريتشارد
    Madem durum bu, o halde Ashlyn ve Ashley'den sonra sıra Frankie'deydi. Open Subtitles حسناً إذا هذا الأمر هو ذلك إذاً فإن (فرانكي) كان يطارد (أشفورت) و (آشلي)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more