"diğer tarafındaki" - Translation from Turkish to Arabic

    • الجانب الآخر من
        
    • بالجانب الآخر من
        
    • الجهة الأخرى من
        
    • من الجانب الأخر
        
    • في الطرف الآخر من
        
    Hedef, Akdeniz'in diğer tarafındaki Libya'dır.. Open Subtitles على الجانب الآخر من البحر الأبيض المتوسط كانت ليبيا هي الهدف ..
    Bir çarpışma o kadar büyüktü ki, gezegenin diğer tarafındaki taşta şok dalgaları yarattı. Open Subtitles أصطدام واحد كان كبيراً جداً لدرجة أنه ترك موجات إهتزاز منقوشة على الصخر على الجانب الآخر من الكوكب
    Belki kraterin diğer tarafındaki kabuğa bir dron ateşleyebiliriz. Open Subtitles ربّما نستطيع تفجير صاروخ في القشرة عند الجانب الآخر من الفوّهة
    Nehrin diğer tarafındaki arkadaşlarınız çoktan öldü. Open Subtitles أصدقاؤك بالجانب الآخر من النهر ماتوا جميعاً.
    Şehrin diğer tarafındaki tesisimizde boş bir yatak var ve senin için tutuyorlar. Open Subtitles في فرعنا الثاني في الجهة الأخرى من البلدة سرير شاغر حجزوه لكِ
    Snyder'ı yükleme rıhtımının diğer tarafındaki bir depodan çıkarken gördüm. Open Subtitles رأيت سنايدر يخرج من المستودع من الجانب الأخر لرصيف التحميل
    Duvarın diğer tarafındaki şeyler neydi? Open Subtitles ماكنت تلك الأشياء التي في الطرف الآخر من السور؟
    Pasifik'in diğer tarafındaki Avustralya ve Endonezya'da tam aksi bir durum söz konusudur. Open Subtitles ،بينما على الجانب الآخر من المحيط الهادىء ،في أستراليا وأندونيسيا
    Ne yazıkki onun için, neredeyse gökteki bütün yıldızlar, duvarın diğer tarafındaki dünyaya kaymış gibiydi, Open Subtitles لسوء حظه أن نجمة في السماء ستهوي في الأرض على الجانب الآخر من الجدار
    Adanın diğer tarafındaki pisliklerde de bu şeylerden bir tane var. Open Subtitles كل وغد بذلك الجانب الآخر من الجزيرة كان معه واحداً كهذا متدلياً من حزامه
    Binanın diğer tarafındaki o ofislerden birinde olmalı. Open Subtitles مانيبست لا بدّ أن تكون مكاتبهم في الجانب الآخر من المبنى
    Nasıl istersen. Kampusun diğer tarafındaki panoda bunlardan başkaları da var. Open Subtitles كما تشائين ، هناك لوحة أخرى كهذه في الجانب الآخر من الحرم الجامعي
    Dağın diğer tarafındaki ana yola bağlanana kadar. Open Subtitles حتّى نصلَ إلى الطريق السريع على الجانب الآخر من الجبل
    Camın diğer tarafındaki kişi bendim. Open Subtitles الشخص الذي كان على الجانب الآخر من النافذة كان أنا
    Eski karısıyla konuştuktan sonra, benden onu şehrin diğer tarafındaki o terk edilmiş depoya götürmemi istedi. Open Subtitles بعد أن تحدّث لزوجته السابقة، أخبرني أن أصطحبه لهذا المستودع المهجور على الجانب الآخر من المدينة.
    Eğer onun gitmesine izin verirsek, sınırın diğer tarafındaki birliğe katılacak Open Subtitles إذا تركناه يذهب سينضم الى القوات الوطنيه على الجانب الآخر من الحدود
    Ve köprünün diğer tarafındaki insanlar, Open Subtitles والناس بالجانب الآخر من الجسر،
    Kim bu siktiğimin sınırının diğer tarafındaki hayvan? Open Subtitles من هو الحيوان اللعين على الجهة الأخرى من الحدود؟
    Ve, belki de, daha büyük olasılıkla bu eşiğin diğer tarafındaki bir simülasyonuzdur ve ilahlar gelecekteki bizlerdir. Open Subtitles وربما نكون داخل محاكاة .. في الجهة الأخرى من هذا الحد و الآلهة الموجودة هي أنفسنا في المستقبل
    Sahanın diğer tarafındaki arkadaşlarımıza ulaşmak için sabırsızlandığınızı biliyorum. Open Subtitles أعلم ان جميعكم مستَعجلون لأخراج رفاقنا من الجانب الأخر لحقل الألغام
    Koridorun diğer tarafındaki odalarımıza badana yapıldığı zaman. Open Subtitles عندما كانت غرفنا التي تقع في الطرف الآخر من القاعة يتم طلاؤها،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more