"dişi bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنثى
        
    • انثى
        
    Eğer bir erkek sivrisinek salarsanız ve etrafta Dişi bir sivrisinek varsa, erkek dişi olanı bulacaktır. TED لو أطلقت بعوضة ذكرًا وكان هناك بعوضة أنثى في الجوار، فسيجد الذكر الأنثى.
    Yaşlı, Dişi bir şempanze yüzü sarkık bir şekilde uyanmış ve veterinerler felç geçirmiş olmasından endişelenmişler. TED أنثى شمبانزي كبيرة في السن قد استيقظت مع تدلي في الوجه وكان الأطباء البيطريون قلقين من أنها قد أصيبت بسكتة دماغية.
    Fakat bu bakışın muhatabı oyun pozisyonu almış Dişi bir kurt köpeği, kuyruğunu sallıyor. TED لكن على الجانب الآخر من تلك النظرة المفترسة هناك أنثى كلب الاسكيمو في هيئة لعب تهز ذيلها.
    İsterdim, bu hariç. Gözleri sürmeli, dudakları parlak Dişi bir goril; Open Subtitles كنت سأكتب ، لكن المشكلة أن هذه غوريلا أنثى كانت عيناها مكحلة
    Tıpkı Dişi bir babunun çiftleşme isteğini şişmiş cinsel organla anlatması gibi. Open Subtitles إلى فرص أخرى. مثل الكثير من انثى البابون
    Kalem çamlarının güvencesinde, Dişi bir Utahraptor sezdirmeden av peşinde. Open Subtitles تحت غطاء من أشجار الصنوبر أنثى اوترابتور تتسلل
    İçinde stasis durumunda mükemmel korunmuş canlı Dişi bir ortakyaşam bulunan mühürlü, antik bir mumya kabı bulduk. Open Subtitles وجنا جرة مغلقة بها متكافل أنثى تم حفظها بدقة
    Dişi bir kutup ayısı yavrularına yiyecek bulmaya çalışıyor. Open Subtitles أنثى دُب قطبي تُحاول العثور على طعام لدياسمها.
    arenayı terketmeden önce, üstüne Dişi bir böcek koydum. Open Subtitles قبل مغادرتك للإستاد قمت بوضع حشرة أنثى عليك
    Dişi bir Kurt Örümceği. Tek başına, göçebe bir avcı. Open Subtitles إنها أنثى عنكبوت الذئب، صيّادة منفردة متجوّلة،
    Kendine Dişi bir asistan bulmuş uyuşturucu çaylar ve kliniğin içine "solucan" portalları koysun diye. Open Subtitles لديه مساعدة أنثى لديها خبرة في تخمير الشاي وبوابة تفريخ في سقف غرفة العلاج
    Somon türlerinin en küçüğü olan Dişi bir pembe somon yakaladı. Open Subtitles ،أمسك أنثى سلمون وردية أصغر أنواع السلمون
    Dişi bir kutup ayısı, yavruları için yiyecek bulmaya çalışıyor. Open Subtitles أنثى دُب قطبي تُحاول العثور على طعام لدياسمها.
    Şimdi şaka konusu annem oldu; çünkü Çizmeli Kedi Dişi bir kedi. Bir dakika. Open Subtitles لكن النكتة على أمي لأن الأحذية كانت لقطة أنثى.
    Ve Dişi bir çocuğa ait kalça, çene, kol ve kafatası kemikleri var, yaklaşık olarak üç yaşında. Open Subtitles و لدي عظم الفخذ, الفك الأسفل, العضد, و الجمجمة لطفل أنثى بعمر 3 سنوات تقريباً
    Dişi bir yeşil kaplumbağa çiftleşmek için yeterince olgunlaşana kadar okyanusta 30 yıl boyunca tehlikelerle yüzleşip hayatta kalması gerekir. Open Subtitles سلحفاة أنثى خضراء عليها أن تنجو من أخطار المحيط المفتوح لثلاثين عامًا قبل أن تنضج بما يكفي للتزاوج
    Bu taklaböceği için parlak bir ışık tek bir anlama gelir Dişi bir taklaböceği. Open Subtitles الى خنفساء الطقطقة هذه الضوء يعنى شئ واحد أنثى هذا النوع
    # Ben Dişi bir panterim # volkanların püskürdüğü # bir güney ülkesinde Open Subtitles "أنا كشماء" أنثى الفهد * "ولدت" "في أرض جنوبية"
    Dişi bir sistem efendisi tarafından yönetilen bir gezegende yaşa... Open Subtitles المحتل سابقاً بـ سيدة نظام أنثى
    Dişi bir ejderha, erkek ejderhayı çekici bulduğu zaman, ona kuyruğuyla saldırır. Open Subtitles عندما تعجب انثى التنين بذكر ما تضربه بذيلها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more