| Dick Blaney ile tanış barmen olarak çalışan en iyi pilot. | Open Subtitles | ماما قابلى ديك بلانى أفضل طيار يقوم بسحب جالون من البيره |
| Liz ve Dick, Lennon ve McCartney, Ali ve Frazier farklılıklarının... üstesinden geldiler. | Open Subtitles | ليز و ديك . لينون و ماكارثى , حتى . على و فريزر |
| Dick Steele'in onu almaya gelmesine çok az bir zaman kaldı. | Open Subtitles | و الآن هى مسالة وقت قبل أن يأتى ديك ستيل ليأخذها |
| Orada yarışma köpeği gibi dikilip durma Dick, bagajı aç. | Open Subtitles | لا تقف هناك مثل الكلب المنتصر ديك , أفتح الحقيبة |
| - Dick'inkine değeceği kesin. - Peki ya diğer adamınki? | Open Subtitles | فى الحقيقة يساوى حياة ديك ماذا عن الرجل الأخر ؟ |
| Dick Van Dyke ve Mary Martin gibi saçmalıklar olmayacak. | Open Subtitles | مع تذاكر الموسمية إلى ديك فان دايك و ماري مارتين |
| Hey, Dick'in ofisini aradım ve onu aramaya çalışacaklarını söylediler. | Open Subtitles | لقد اتصلت على مكتب ديك وقالوا انهم لا يعرفون مكانه |
| Ama önce diyaliz merkezine arkadaşım Dick Barrows'un yanına gideceğim. | Open Subtitles | ولكن سأذهب أولا لمركز غسيل الكلى لزيارة صديقي ديك باروز |
| Dağın üzerinden tüm ülkeyi kayarak geçerler Dick Chenney'i Jerry Lewis gibi gösterecek yüzlerinde katı ifadelerle. | TED | يتزلجون على الجبال عبر البلدان بتعبيرات وجوههم المتجهمة التي تجعل ديك تشيني يشبه جيري لويس. |
| Ben Dick Feynman ile birlikte olmaktan her zaman hoşlandım. | TED | لقد شعرت دوماً بالارتياح بالقرب من ديك فينمان |
| Dick Rowe adında The Beatles I geri çevirmiş bir adam vardı. | TED | كان هناك في تلك الزمرة شخص يُدعى ديك راو الذي كان يعمل في ديكا ريكوردز وخذل البيتلز. |
| Dick Cheney'nin senin hakkında dediklerini duydum. Diyor ki; Julian Assange pire ısırığıydı, Edward Snowden ise köpeğin başını ısırıp koparan bir aslan. | TED | سمعت مؤخرًا إقتباسًا من ديك تشيني والذي قال جوليان اسانج كانت لدغة البرغوثة لكن إدورد سنودن هو الأسد الذي عض رأس الكلب |
| Dick Cheney gibi imtiyazlı insanlar ulusumuzu güvende tutmuyorlar. | TED | سلطات الأشخاص مثل ديك تشيني لا تحافظ على أمننا القومي. |
| Tıpkı bir Dick Cheney konuşması gibi. | TED | وهذا يشبه تماما خطابات السيد: ديك شيني. |
| Benden habersiz geldiler. Dick'e ne oldu bilemiyorum. | Open Subtitles | لم أكن أملك أدنى فكرة عن قدومهم ، أو مالّذي حلّ بـ ديك. |
| Lettie, Dick Avery'nin oteli hangisiydi? | Open Subtitles | ليتي، ما إسم الفندق الذي يقطن فيه ديك أفري؟ |
| Dick, bu üvey babam Profesör Humbert. | Open Subtitles | .أنه مجرد خدش ديك, هذا زوج أبي .البروفيسور همبرت |
| Kör Dick üç dolar ödeyip beş dolar borç alıyor. | Open Subtitles | يدفع ديك الأعمى ثلاثة دولارات ويستلف خمسة دولارات |
| Ne büyük şans! Uzun zaman oldu, Dick. | Open Subtitles | ياله من حظ لم نراك منذ فتره طويله يا ديك |
| Dick, kız gittikten sonra yatıncaya kadar bizimleydi. | Open Subtitles | ديك كان معنا منذ الوقت الذى تركتنا فيه و حتى ذهابه للفراش |