Dicky the Punchline Donkey, 97.1.'de. | Open Subtitles | إنه ديكي .. الحمار المضحك على 97.1 الرائعة |
- Dicky, yoksa yanında ki Lenny'mi? - Biz kreşte en iyi arkadaşlardık. | Open Subtitles | ديكي هذا انت و ليني لقد كنا أصدقاء مقربين في الحضانة |
- Dicky, yoksa yanında ki Lenny'mi? - Biz kreşte en iyi arkadaşlardık. | Open Subtitles | ديكي هذا انت و ليني لقد كنا أصدقاء مقربين في الحضانة |
Çok yakındılar, kardeş gibi. Zavallı Dicky. | Open Subtitles | لقد كانوا قريبيين من بعضهما, يا للمسكين ديكى |
- Merhaba küçük Dicky. - İşte döndüm değil mi? - Evet. | Open Subtitles | حسنا، مرحبا، دكي الصغير لقد عدت ثانية أليس كذلك |
Ah, keşke Dicky'cik amcanız da burada olsaydı. | Open Subtitles | -كنت أتمنى لو كان معنا عمك ديكي -لا تقل عني ديكي, يابطه |
Programın adı da, "Dickin' Rockin' Dicky Eve" gibi bir şey. | Open Subtitles | إنه يدعى "ديكين روكين ديكي إيف" أو ما شابه |
Dicky the Punchline Donkey, 97.1.'de. | Open Subtitles | هذ ديكي .. الحمار المضحك على 97.1 |
Bu benim karikatürüm. Bu Dicky Duck. | Open Subtitles | هذه قصّة كارتوني المصوّرةُ، ديكي دوت |
Ve ilk defa Dicky Chow 100 aldı. | Open Subtitles | "ولأول مرة يحصل "ديكي على الدرجة النهائية |
Dicky yerel bir efsane olarak hayatını sürdürüyor. Kardeşinin salonunda boksörleri eğitiyor. | Open Subtitles | حافظ (ديكي) على صورته كأسطورة محلّية، ويدرّب الملاكمين في صالة أخيه الرياضية. |
Akıl hocam Dicky Fox'un sözlerini hatırlıyordum, demişti ki.. | Open Subtitles | لقد كنت أتذكر أيضاً كلمات الوكيل الرياضي المثالي، مستشاري الراحل "ديكي فوكس" الذي قال... |
Küçük Dicky, güvercinlerin olduğu bacaya sıkıştı. | Open Subtitles | ديكي الصغير عالق في المصعد |
Gidiyoruz, Dicky oğlum. | Open Subtitles | هيا ديكي الصغير |
Dicky Newsome'la Galaktik Av Obi-Wan Kenobi için kavga ettikten sonra oldum galiba. | Open Subtitles | {\pos(192,210)} ربّما كانت بعد المرة التي تشاجرت فيها مع (ديكي نيوتن) على مجسم "أوبي وان كانوبي". |
Dicky'nin ona nasıl yardımcı olduğunu anlatsın. | Open Subtitles | يمكنه أن يحكي لك عن معاونة (ديكي) له. هيّا، (ميكي). |
- Dicky, saat 12'ye çeyrek var! | Open Subtitles | (ديكي)، الساعة الآن الثانية عشرة إلا الربع. |
Ben Bayan Yuen, Dicky'nin öğretmeniyim. Tanıştığımıza sevindim. | Open Subtitles | أنا الآنسة "يوين" مُعلمة ديكى" سعِدتُ بلقائك" |
Dicky, bir çocuğun o kadar yüksekten atlaması mümkün değil. | Open Subtitles | ديكى" دعنى أراك تقفز" هذا الأرتفاع سيكون مناسب لك |
Dicky Chow. Giydiğin o ayakkabılar da ne? | Open Subtitles | "ديكى شاو" ما هذا الحذاء ومن أين أحضرته؟ |
- Evet. - Küçük Dicky nerede? | Open Subtitles | نعم اين دكي الصغير |