Trip seni içeri alacaktır fakat yabancıları eve almama konusunda aşırı dikkatlidir. Bu yüden onu arayıp haber-- | Open Subtitles | ولكنه حذر للغاية في عدم السماح لدخول الغرباء للمنزل، لذا سيتوجب أن أتصل به وأعلمه.. |
Hayır, bu çok tehlikeli olur, efendim. Albuquerque olayını biliyor. Duff adam çok dikkatlidir! | Open Subtitles | هذا خطير للغاية يا سيدي إنه يعلم بشأن (ألبوكركي) ، أنا حذر |
Bilseydik asla onu siteye koymazdık. Monte aşırı dikkatlidir. | Open Subtitles | مونتي) حذر بشكل كبير) ليس دائما, كما سمعت |
Kimse George'u öldüremez çünkü o dikkatlidir. | Open Subtitles | جورج " لا يمكن بأن يقتل لأن "جورج" حريص" |
Adam dikkatlidir. | Open Subtitles | لن تمسكي به أبدًا، فهذا الرجل حريص |
Bu konuda çok dikkatlidir. | Open Subtitles | انه حذر او ماشابه ذلك. |
Yani genelde, çok dikkatlidir. | Open Subtitles | أعني عادة هو حذر جداً |
Belki çok dikkatlidir. | Open Subtitles | لعله كان حذر وحسب. |
Khalid gibi adamlar zeki ve dikkatlidir. | Open Subtitles | رجل مثل خالد ذكي ، حذر |
Prens Qing çok dikkatlidir. | Open Subtitles | الأمير "كينغ" حذر |
Gerçekten dikkatlidir. | Open Subtitles | إنه حذر جداً |
Hayır, Mike araba kullanacağı zaman çok dikkatlidir. | Open Subtitles | كلا، (مايك) كان حريص للغاية عندما يحتاج للقيادة |
Dr. Lecter dikkatlidir. | Open Subtitles | الدكتور (ليكتر) حريص |