"diktatörlük" - Translation from Turkish to Arabic

    • دكتاتورية
        
    • الدكتاتورية
        
    • ديكتاتورية
        
    • الدكتاتوريه
        
    • الديكتاتورية
        
    • دكتاتور
        
    • دكتاتوريه
        
    • الديكتاتور
        
    Eşi görülmemiş eşitsizlikle acımasız diktatörlük, gözetim ve işkence, hatta belki insan neslinin tükenmesine yol açabilir. TED قد تسمح بظهور دكتاتورية وحشية عالميًا مع عدم مساواة غير مسبوقة ورقابة ومعاناة، بل وربما يمتد الأمر لانقراض البشر.
    Bir gün demokrasi, ertesi gün diktatörlük. Open Subtitles يوم واحد أنه ديمقراطية، القادم دكتاتورية
    Ailemin hayatı komünist bir diktatörlük tarafından ezildi. TED حياة عائلتي سحقتها الدكتاتورية الشيوعية
    1983'de Arjantin'deki diktatörlük sona erdiği zaman bize geriye bakmamamız öğütlendi. Open Subtitles عندما سقطت الدكتاتورية العسكرية فى 1983 هنا فى الأرجنتين وأخبرونا أننا لا يجب أن ننظر على الماضى
    Güç, tüm yönetim şekillerinin, demokrasi ya da diktatörlük çalışmasının temelinde yer alır. TED والقوة تتحكم في كيفية عمل أي شكل من الحكومات، سواء كانت ديمقراطية أو ديكتاتورية.
    Ülkemizde diktatörlük olabilir mi? Open Subtitles هل الدكتاتوريه من الممكن ان تحدث في المانيا؟
    O hâlde diktatörlük de makinelerinin aşırı çoğunluğunun hükümet veya küçük bir elitist grubun ellerinde olması demek. TED وأصبحت الديكتاتورية تعني أن عدد كبير من الماكينات مركزة بأيدي الحكومة أو قلة من الصفوة.
    İlaç kaçakçılığı ve satıcılığı, herhangi bir terörist ya da yabancı bir diktatörlük kadar, ulusal güvenliğimiz için tehlikelidir. Open Subtitles هؤلاء الذين يهربون ويبيعون المخدرات .. يعتبرون خطيرون على مجتمع أمتنا مثل أيّ إرهابي أو دكتاتور أجنبي.
    Almanya'da bir daha diktatörlük olmaz, öyle mi demek istiyorsunuz? Open Subtitles انت تعتقد ان دكتاتوريه اخرى حدوثها سيكون مستحيلاً في المانيا؟
    Yani, ne bu, bir çeşit sosyalist ülke ya da komünist diktatörlük mü? Open Subtitles أعني هذا يشبه كأننا نعيش في دولة اشتراكية أو دولة شيوعيّة دكتاتورية هذا جنون
    Son baktığımda burası bir mağazaydı, diktatörlük değil. Open Subtitles في اخر مرة تحققت بها, وجدت أن هذا متجر لا دكتاتورية.
    Bent, sen mutlaka hatırlarsın, Ravn bir ara Danimarka'nın Moskova idaresinde bir komünist diktatörlük olması gerek diyordu? Open Subtitles ان رافن كان ينادي ان تصبح الدنمارك دكتاتورية شيوعية؟
    20. yüzyıla bakarsanız, Endüstri Devrimi'nin teknolojilerine, trenler, elektrik ve bunların hepsi komünist bir diktatörlük, faşist bir rejim ya da liberal bir demokrasi yaratmak için kullanılabilirdi. TED إذا نظرت للقرن العشرين، لذا، التكنولوجيا للثورة الصناعية، القطارات والكهرباء وكل ذلك يمكن أن يستخدم لصنع دكتاتورية شيوعية أو نظام فاشي أو ديموقراطية ليبرالية.
    Biz gazeteciler belli koşullar altında taraf tutmak zorundayız. Irkçılık durumlarında, ayrımcılık, yozlaşma, kamu yalanları, diktatörlük ve insan hakları durumunda, tarafsızlık ve kaygısızlığı bir kenara bırakmamız gerek. TED نحن الصحفيون يجب أن نتخذ موقفاً في بعض الحالات؛ في الحالات العنصرية، التفرقة الجنسية، الفساد، الكذب على الشعب، الدكتاتورية وحقوق الإنسان، يجب أن نترك الحياد واللامبالاة.
    "Ortada bir diktatörlük varsa, devrim vazifedir." Open Subtitles شكراً لك - "عندما تصبح الدكتاتورية واقع" "فالثورة واجبَ"
    Bu demokrasi mi diktatörlük mü? Open Subtitles هل هذه هي الديمقراطية لا الدكتاتورية
    Eğer oğlum herhangi bir diktatörlük sırasında idam edilseydi... kim olursam olayım; Open Subtitles لو أن ابني قد جرى اعدامه أثناء حكم أي ديكتاتورية كانت
    diktatörlük değil, demokrasi olmalı. Open Subtitles ويجب أن تكون هناك ديموقراطية وليس ديكتاتورية
    Stalinizim, Komünizm ve diktatörlük karışımı bir rejime dönüştü. Open Subtitles وطائفة من الدكتاتوريه الشخصية معروفة للعالم كالجمهورية الشعبية الديمقراطية لكوريا، D.P.R.K. او
    "Lütfen anla." "diktatörlük yılana benzer." Open Subtitles أرجو أن تفهمى أن الدكتاتوريه كالأفعى
    1936'da Neruda Madrid'de konsoloslukta çalışırken iç savaş çıktı ve bir faşist askeri diktatörlük hükümeti devirdi. TED في عام 1936، حينما كان نيرودا يعمل في القنصلية في مدريد، نشبت حرب أهلية وأطاحت الديكتاتورية العسكرية الفاشية بالحكومة.
    Pakistan'ın taliban ile bağlantısı vardı ve diktatörlük ile yönetiliyordu. Open Subtitles (فلديها صلات مباشرة بـ (طالبان وكان يحكمها وقتها دكتاتور عسكرى
    Buna diktatörlük diyoruz ki genelde de kabul görmez. Open Subtitles حسنا، هذه تسمى دكتاتوريه. ولا احد يحبها
    Hep bir diktatörlük taslıyor. Open Subtitles إنه يبدو مثل الديكتاتور فى كل أوقات يومه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more