"dilekçe" - Translation from Turkish to Arabic

    • عريضة
        
    • إلتماس
        
    • التماس
        
    • طلباً
        
    • عريضه
        
    • التماسا
        
    • التماساً
        
    • طلبا
        
    • بعريضة
        
    • العريضة
        
    • الإلتماس
        
    • مطلبكن
        
    • التماسًا
        
    Seksi annelere veli toplantısına uygun kıyafetlerle gelmesini zorunlu kıldıran bir dilekçe. Open Subtitles إنها عريضة تجبر الأمهات المثيرات ليلبسوا ملابس لائقة في الاجتماعات الشكر لله
    Eğer 50 bin imza toplarsan, dilekçe ile aday olabiliyorsun. Open Subtitles حقيقةً, إذا جمعت 50,000 توقيع فيمكنك الترشح بواسطة تقديم عريضة
    Vatandaşların katılım sağlaması için oy vermek, dilekçe yazmak ve protesto etmek dışında yeni yollar yaratıyorlar. TED وهي تقوم بإنشاء مجموعة جديدة بشكل كامل من وسائل المشاركة للمواطنين إلى جانب التصويت أو توقيع عريضة
    Hapishanenin dışında, bütün ülke çıldırdı. Bazıları bana şiddetle saldırırken diğerleri destekçiydi ve hatta benim serbest bırakılmam için krala gönderilecek olan dilekçe için imza topluyordu. TED خارج السجن، كل المجتمع مرّ بحالة من التخبط، البعض يهاجمونني بشدة، والبعض الآخر يدعمون بل وحتى يجمعون التوقيعات على إلتماس ليرسلوه إلى الملك لكي يُطلق سراحي.
    Şube müdürüne bir istisna yapmaları için dilekçe verebilirim. Open Subtitles يُمكنني تقديم التماس للمُفوَّض ليمنحَ استثناءً
    Onu senin vesayetinden almaları için dilekçe vereceğim. Open Subtitles سأقدم طلباً للولاية من أجل نزع حق الوصاية عنك.
    Mesele, bir kısıtlama emri için verdiğim dilekçe, ama sorunlar çıktı. Open Subtitles إنها عريضة لطلب توقيف ولكن كانت هناك بعض المشاكل
    Bugün mahkemeye okumak istediğim bir dilekçe imzaladık. Open Subtitles لقد وقعنا عريضة أسترحام اليوم والتى أود ان اقرأها للمحكمة
    Ayrıca geldiklerinde başbakana 12.000 imzalı, bir dilekçe de sunacaklar. Open Subtitles و سوف يقومون بتقديم عريضة تحمل 12 ألف توقيعاً إلى رئيس الوزراء
    Biliyorum. Belki insanlara dilekçe imzalatabiliriz. Open Subtitles ربما يمكننا أن نجعل الناس يوقعون على عريضة
    Meslektaşlarının da katılımıyla bir dilekçe hazırlayıp, Başkan'a uyarı olarak gönderdi. Open Subtitles أرسى عريضة بين رفقائه، يدعون الرّئيس لإطلاق هذا التحذير.
    O plajda kıyafet zorunluluğuna karşı verilmiş toplu bir dilekçe var. Open Subtitles انها عريضة للحفاظ على ملابس الشاطئ اختياري.
    Tam birleşme için bir dilekçe yazdık. Open Subtitles اطلقنا عريضة استرحام لآجلا توحيد طبقات المجتمع
    Bütün piskoposlarım fikrimi paylaşıyor ve bu konuyu tartışmak için dilekçe verdiler. Open Subtitles يشاركني جميع رجال الدين خاصتي ذات الشكوك وقد وقعوا عريضة لوضع هذه المسألة موضع التساؤل
    Dürüst temellere dayanan bir dilekçe göndereceğim.Dini inançlar ile birlikte. Open Subtitles سأقدم إلتماس على أساس رفض الخدمة العسكرية لأسباب دينية .
    - dilekçe bir şiirdir. - Evet, ve şiir de dilekçedir. Open Subtitles . ولكن الألتماس قصيدة - . نعم , والقصيدة التماس -
    Sonra da bir dilekçe yazmalısınız. Okul konseyi çok uğraştıracaktır ama. Open Subtitles و من ثم عليك ان تكتبي طلباً يدوياً وبعد ذلك تتوجهين الى اجراء اتفاق مع مجلس المدرسة
    Bugün mahkemeye okumak istediğim bir dilekçe imzaladık. Open Subtitles لقد وقعنا عريضه استرحام اليوم والتى اود ان اقراها للمحكمه
    Onlara bir dilekçe imzalatacağız. Open Subtitles نحن فى سبيلنا لنجعلهم يوقعون التماسا هذا ما سنفعله
    - Şu şişko Mallon bir yargıca kendisinin karantinadan alınması için dilekçe vermiş. Open Subtitles - تلك البقرة "مالون" قدمت التماساً لقاضياً - لتخرج نفسها من الحجر الصحي
    Önce kartımı kaybettim diye başlayan bir dilekçe yazman gerekiyor. Open Subtitles أولا يجب أن تقدم طلبا تقول فيه أن بطاقتك فُقدت
    Bu bir rezaletti, ve yirmi profesör bu resmin kaldırılması için dilekçe verdi. Open Subtitles رسمٌ كهذا كان انتهاك، فتقدم عشرون بروفيسور بعريضة لإزالة الرسم.
    Gerekli evrakları doldurmalısınız ve ben de evlat edinmeniz için mahkemeye dilekçe vereceğim. Open Subtitles اريد منك ان تملئ الاستمارة الفارغة, وانا سأقوم بتقديم ملف العريضة الخاص بالتبني.
    Aynı zamanda serbest bırakılmam için dilekçe imzalayan, 3,000 kişi kadar, büyük destek veren çok fazla insan var. TED وهناك عدد آخر من الأشخاص ايضا من الداعمين، كهؤلاء ال 3،000 شخص الذين وقعوا على الإلتماس من أجل إطلاق سراحي.
    Bir dilekçe yazsanız sizin için de kolaylık olur. Open Subtitles ويستحسن أن تتقدمن بكتابة مطلبكن
    Tobin kurbanları davadan alınmam için dilekçe vermişler. Open Subtitles ضحايا توبن رفعوا التماسًا لازالتي من القضية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more