"direniş'" - Translation from Turkish to Arabic

    • المقاومة
        
    • المقاومه
        
    • للمقاومة
        
    Yani şiddet içermeyen Direniş, mücadeleyi yürütmekte daha etkili ve yapıcı bir yöntemdi. TED بمعنى آخر، فإن المقاومة غير المسلحة تعدّ طريقة أكثر فعالية وبناءة لخوض الصراع.
    Yaptığı işe devam etmek için de adam Direniş'teki dostlarımıza milyonlar veriyor. Open Subtitles وإبقاء له الحديد في النار ، انه يعطي ملايين لأصدقائنا في المقاومة.
    Onlar bir Direniş örgütü değiller. Albay Kusakabe'yi öldürmeleri bunun kanıtı. Open Subtitles أولئك الناس ليسوا حتى من المقاومة قتلهم للعقيد كوساكاب يثبت ذلك
    Direniş onlara ihanet ettiğini öğrense ne der merak ediyorum. Open Subtitles أتساءل ماذا كانت لتقول المقاومه. لو كانوا يعلمون خيانتك لهم.
    Direniş'e gitmeliyiz. Yardıma ihtiyaçları var. Open Subtitles يجب علينا العودة للمقاومة إنهم يحتاجون المساعدة
    Eğer kızın yüzükle gitmesine izin verirsen Direniş'in tüm üyelerini senin peşine takarım. Open Subtitles إذا تركتها ترحل ومعها الخاتم، سآمر كل شخص من أفراد المقاومة بأن يقتلوك.
    Durmayacak ve geri çekilmeyeceksiniz, karşılaşacağınız Direniş be olursa olsun. Open Subtitles لن نتوقف ولن نعود بغض النظر عن المقاومة التى نواجهها
    Kaçmasına yardım eden tüm Direniş üyelerini ele verene kadar. Open Subtitles حتى تسلمنا كل فرد من المقاومة . ساعدها على الهرب
    Üstelik Direniş'in tarafına geçip Nick'in annesi ve Diana'yla buraya dönmüş olmama rağmen. Open Subtitles حتى باعتقادي أنني بجنب المقاومة و عودتي لهنا برفقة أم نيك و ديانا
    Geçen haftasını Tarafsız Bölge'deki Direniş'i takip ettiği gizli bir görevde geçirdi. Open Subtitles قضى معظم الأسبوع الماضي في تتبع المقاومة في مهمة سرية بالمنطقة المحايدة
    Aslında Direniş O'nu öldürmeye çalıştığı için... buraya sığınmak istedi. Open Subtitles في الواقع، بحثت عن اللجوء هنا لأن المقاومة يحاولون قتلها.
    Budrus'taki Direniş o zamandan sonra Batı Şeria'daki köylere ve Kudüs'teki Filistin mahallelerine yayıldı. TED المقاومة في بدرس قد انتشرت منذ ذاك الى القرى في انحاء الضفة الغربية وإلى الأحياء الفلسطينية في القدس.
    Toksisite yükseldikçe, Direniş de milyonlarca yıldan fazla süren evrimsel bir silahlanma yarışında gerçekleşir. TED بتزايد السمية، تتزايد المقاومة أيضًا، في سباق تسلح تطوري يحدث منذ ملايين السنين.
    Bu kötü dünyada Direniş ekibiniz insanlığın son umududur. TED في هذا العالم البائس، مجموعتكم المقاومة هي آخر أمل للبشرية.
    1948'de yakın zamanda suikaste uğrayan Mahatma Gandhi'den barışçıl Direniş stratejisi öğrenmek için Hindistan'a gitti. TED في عام 1948، سافر إلى الهند لتعلم استراتيجيات المقاومة السلمية من الذي اغتيل مؤخرًا مهاتما غاندي.
    Stalingrad'daki Direniş bizim yakıt ve cephanemizi... Open Subtitles المقاومه فى ستالينجراد استنزفت ما لدينا من وقود و ذخيره
    İkimiz de Direniş için çalışıyor olamayız. Open Subtitles نحن الأثنان لا يمكننا . العمل مع المقاومه
    Ve daha da önemlisi, Cross'un bağlantıları varken Direniş'teydi. Open Subtitles والشئ الاكثر اهميه , انه كان فى المقاومه عندما ارتبط بعلاقه مع كروس
    Son bir Direniş planına katılma çağrısı almayı bekliyordu. Open Subtitles كان يتوقّع أن يُخبر بالإشتراك في بعض التصرّف الأخير المثير للمقاومة
    Yarın sabah 11'den itibaren kasabadaki bazı bölgeleri Direniş merkezi ilan edecekler. Open Subtitles إبتداءاًمنالحاديةصباحاًغداً , سيعلنون أن كل أقسام المدينة مراكز للمقاومة
    Çölü geçip Direniş bölgesi ile bağlantı kurabiliriz. Open Subtitles ثم نخترق الصحراء وعندها يمكننا أن ننضم للمقاومة هناك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more