| Hata yapıp bir insanın ölümüne sebep olmak tıbbın doğasında vardır. | Open Subtitles | إنه في طبيعة الطب أنك ستفشل أنك ستقتل أحداً |
| ...bu sırların doğasında vardır." | Open Subtitles | ذلك في طبيعة الاسرار |
| Sadece kendi sorunlarını önemsemek insanın doğasında vardır. | Open Subtitles | من طبيعة البشر أن يعتقدوا أن مشاكلهم هي المشاكل الوحيدة. |
| Sadece kendi sorunlarını önemsemek insanın doğasında vardır. | Open Subtitles | من طبيعة البشر أن يعتقدوا أن مشاكلهم هي المشاكل الوحيدة. |
| Emlak işinin doğasında vardır. Burası küçük bir ada. | Open Subtitles | هذه هي طبيعة العمل في تجارة العقارات هنا. |
| - Bir şeylere tutunmak insanın doğasında vardır. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أبقي الأمور متوقفة إنها الطبيعة الانسانية التي تحاول التمسك بالاشياء |
| - Besleyici olmak kadınların doğasında vardır. | Open Subtitles | إنه في طبيعة المرأة أن تكون "الربّية" |
| Hata insannın doğasında vardır. | Open Subtitles | من طبيعة البشر أن يُخطئ. |
| Bu gerçek arkadaşlığın doğasında vardır. | Open Subtitles | هذه هي طبيعة الصداقة الحقيقيّة |
| İntikam insanın doğasında vardır. | Open Subtitles | إنها الطبيعة البشرية لأجل الثأر |