"doğayla uyum" - Translation from Turkish to Arabic

    • مع الطبيعة
        
    Maya'ların barışçıl bir ırk olduğu ve ormanda, değişik yerlerde, doğayla uyum içerisinde yaşadıkları düşünüldü. Open Subtitles من المعتقد ان المايا كان شعب مسالم يعيش بانسجام مع الطبيعة منتشر بالغابة
    Tanrı'ya tapınma ihtiyacı, aileyi koruma güdüsü ve doğayla uyum içinde yaşamak. Open Subtitles ,الحاجة الى عبادة الله .... إلى حماية العائلة للتعايش بتوافق مع الطبيعة
    doğayla uyum içinde yaşayan 50'yi aşkın etnik gruba ve çok geniş bir yelpazeye yayılmış geleneksel yaşam tarzlarına ev sahipliği yapmaktadır. Open Subtitles موطن لأكثر من 50 فئة عرقية مختلفة ذات طرق مختلفة من أساليب المعيشة غالبا ماتكون مرتبطة مع الطبيعة
    Projelerden birisi doğayla uyum içinde bir şehir dizayn etmek. Open Subtitles واحدة من التحديات هو في تصميم مدينة تكون مُتوازنة مع الطبيعة.
    Yüksek teknoloji yapmak için doğal görüntüyü bozmamak ama doğayı zenginleştirmek biz bu binayı doğayla uyum çerçevesinde tasarlamaya çalışıyoruz. Open Subtitles لجعل التكنولوجيا الحديثة لا تؤذي المناظر الطبيعية، لكن لتعزز الطبيعة، نعم على تصميم هذا المنزل ليتناغم مع الطبيعة المحيطة به.
    Eğer duyularımız ve bilincimiz tamamıyla doğayla uyum içinde olsaydı eğer birbirimizle iletişim kurup birbirimizi anlayabilseydik o zaman sanata hiç ihtiyaç duymayabilirdik. Open Subtitles اذا كانت حواسنا ووعينا متناغمين تماماً مع الطبيعة اذا استطعنا التواصل وفهم بعضنا البعض
    Milyonlarca tür içinde doğayla uyum içinde yaşamayan tek tür biziz. Open Subtitles إننا النوع الوحيد من بين الملايين الذي لا يحيا بتناغم مع الطبيعة.
    doğayla uyum arayışındaki anlayışın Çin'deki kökeni uzun bir geçmişe dayanmakla beraber bugün kalabalık sahillerde bu tarz ilişkilere nadiren rastlanıyor. Open Subtitles وفي حين ان الثقافة السعي الى التوازن مع الطبيعة تعود الى مدى بعيد في الصين ومن النادر ان نرى مثل هذا الوئام العلاقات على شاطئ مزدحم فى الصين
    doğayla uyum içinde yaşamaya çalışıyoruz. Open Subtitles نسعنا دائما للعيش بتوافق مع الطبيعة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more