"doğmuşum" - Translation from Turkish to Arabic

• ولدت
• وُلدت
• ولدتُ
• خلقت
• وُلدتُ
• ولادتي
• ولدة
• ولدَ
• اتولدَت

- Yüzün için üzgünüm. - Önemli değil, böyle doğmuşum.
ـ آسفه بشأن وجهك ـ إنه بخير، لقد ولدت معه

Ben, 70'lerin son yılının son gününde doğmuşum.
لقد ولدت .. في آخر يوم من آخر سنة من السبعينيات

Bu -- Bilirsiniz, Ben birşeyler hakkında bu yolla düşünmek için doğmuşum ve her zaman kucuk bir bilim adami gibi oldum.
ولدت وأنا أفكر في الأشياء على هذا النحو، وكنت دائما ابدو كعالم صغير شاب.

Çünki, yanlış bir aileye doğmuşum ve şimdi de cezasını çekiyorum.
. لأنني وُلدت في العائلة الخطأ . وها انا ذا ادفع ثمن هذا

Sabah yıldızı ve güneşin aynı hizada olduğu kutsal bir zamanda doğmuşum.
لقد ولدتُ في نهاية دورة المقدس حينّ عبور كوكب الزهرة أمام الشمس

Ben erken doğmuşum. Her zaman çok küçüktüm.
أنا ولدت قبل الأوان. كنت دائماً صغير الحجم.

Bununla doğmuşum, değiştiremem.
أنا لا أَستطيعُ منع الناس من الاعجاب بوجهي الذي ولدت به؟

Ben doğmuşum sonra herkes kıçlarından uydurmaya başlamış.
لقد ولدت بعدها تخلى عني الجميع وادارو مؤخراتهم

Ben şanslı doğmuşum,çavuş.
أنا لا احتاج لأيّ حظّ يا سيرجنت لقد ولدت محظوظا

Tanımak istediğim insanları asla tanıyamayacağım. Çok geç doğmuşum.
لن أعرف الناس الذين أود معرفتهم، لقد ولدت متأخرة.

Fransa'da doğmuşum ve Fas'ta büyüdüm.
فأنت تعلم أنني ولدت في فرنسا وترعرعت في المغرب

Fakat ben uyuyarak doğmuşum, gözlerim kapalı olarak.
ولكنني ولدت كما لو انني نائمة، عيوني كانت مغلقة

Bu benim 'an'ım. Uyuşturucu pişirmek için doğmuşum ben.
هذه هي لحظتي المميزة ولدت كي أطهو المخدرات

İnsanın doğru davranmasını sağlayan organ veya kemik neyse, ben onsuz doğmuşum.
لا أعلم مما يتكون هؤلاء الناس الذي يجعلهم يتصرفون بمثل هذا الأمر لكنني ولدت بدون هذه الأخلاق، أنني سيئ

Ayrıca iki idrar yolu ile doğmuşum ve bir tanesini kontrol edebiliyorum ama diğeri kendiliğinden çalışıyor ve... altımı ıslatıyorum, ve...
و قد ولدت بإحليلين, أحدهما خاضع لإرادتي, و الآخر لا إرادي.

Aslında Joe, ben evlilik dışı doğmuşum, şimdi evlenmeleri bir şeyi değiştirmeyecek.
في الحقيقه يا جو .لقد ولدت بدون زواج .. وحتى في زواجها هذا لن يغير شيئاً ..

Ailem tekrar birleştikten hemen sonra doğmuşum ben.
لقد وُلدت بعد عودة والداي لبعضهما مباشرة

Ama daha ileriye gitmeden önce, benim bel altındaki aletle ilgili bir şeyler öğrenmelisin. Ben biraz farklı doğmuşum.
ولكن قبل أن نستمر بالعلاقة ، عليك أن تعرفي أمراً عن الشيئ الموجود تحت حزامي ، لقد وُلدت مختلفاً بعض الشيئ

- Evet, demek kıyak olmayı seviyorsun. - Elbette. Kıyak dolanmak için doğmuşum.
ـ أجل، لا بد إنّكِ تحبين النشاط ـ أجل، أعني ولدتُ لأجل النشاط

Yani, bana bu iş için doğmuşum gibi geldi.
راودني احساس عميق أن هذا ما خلقت من أجله

Ben, bu çeltik gibi zayıf doğmuşum, peder.
، لقد وُلدتُ ضعيفًا أيها القديس كهذا الأرز

2 ay erken ve 1,5 kilo doğmuşum.
ولدت قبل شهرين من موعد ولادتي بوزن ثلاثة ونصف باوند

Bir buçuk kilo doğmuşum.
كان وزني باوندين 1.5 أونصه عندما ولدة

Bowling oynamak için doğmuşum.
أنا كُنْتُ... أنا كُنْتُ ولدَ لإنطِلاق، حقاً.

Ben komutan olmak için doğmuşum, biliyorum.
الآن، أَعْرفُ بأنّني اتولدَت لِكي اكُونَ قائداً.